Dalgın bir adam... Derin düşüncelere dalmış... Gözü kimseyi görmüyor.
Arkadaşlar "Kim olduğunu" söylüyorlar:
- Yiğit uşaktır... Düzgün adamdır... MHP'lidir... Onun için canı çok sıkkın.
Sonra... Bizi tanıştırıyorlar.
"Neden düşüncelisiniz" diyoruz... Teselli edercesine...
"Düşünmek fiilini çekiyorum" yanıtını veriyor.
Sonra da bir fıkra anlatıyor.
Karadenizli öğretmen Erzurum'a atanmış.
Türkçe dersinde öğrencisinden "Bakmak" fiilini çekmesini istemiş.
Öğrenci:
- Bakirem, bakirsen, bakiiir.
Öğretmen "Yanlış" demiş... Ve "Doğrusunu" söylemiş:
- Bakayrum, bakaysun, bakayı.
"Düşünceli MHP'li" bu fıkrayı anlattı... Ve "Ben de şimdi fiil çekiyorum" dedi:
- Düşüneyrum, düşüneysun, düşüneyi.