Zaman geçiyor... İnsan bazı şeyleri unutuyor.
Onun için... Bazen "Siyasetin zaman tünelinde" tur atmak gerekiyor.
24 Aralık 1995'te seçim yapıldı... Necmettin Erbakan birinci oldu... Mesut Yılmaz ikinci... Tansu Çiller üçüncü... Bülent Ecevit dördüncü... Deniz Baykal beşinci.
Sonrası uzun hikaye... Refahyol koalisyonu... ANAYOL koalisyonu... 28 Şubat... ANASOL-D koalisyonu... Yalım Erez'in yarıda kalan hükümet kurma girişimi...
Nihayet... Meclis'teki dördüncü partinin genel başkanına... Ecevit'e hükümeti kurma görevi verildi... Ecevit, Başbakan oldu.
Ecevit hükümeti bir seçim hükümeti idi.
Liderler meydan okudular: Pilavdan dönenin kaşığı kırılsın... Milletin önüne sandık konulsun.
Ve erken seçim kararı alındı... Ama karar o kadar güç alınabildi ki.
Seçim tarihi (18 Nisan 1999) yaklaşınca... Kendisini zor durumda hisseden partiler... Aday listelerinde adını göremeyen parlamenterler... Hemen işbirliği yaptılar.
18 Nisan'da seçim olmaması... Seçimin zamanında (Aralıkta) yapılması için... Ellerinden geleni artlarına koymadılar.
Uzatmayalım...
Pek çok siyasetçi "Erken seçim" diye nutuk çekmeye, hava atmaya bayılıyor.
Ama... Erken seçim işi ciddiye binince... "Erkekliğin onda dokuzu kaçmaktır" misali... İşi yokuşa sürmeye başlıyor.