Anadolu'yu geziyorduk... Konya... Afyon...
Sarayönü'nde... Başbakan Demirel kürsüye çıktı.
1960'lı yılların sonuna doğruydu.
Başladı konuşmaya:
- İstanbul boğazına köprü lazımdı... Genç kızın gerdanlığı gibi... Temelini ben attım... Keban barajını yapmam gerekiyordu... Yaptım... Köylere elektrik getirdim... Sayayım mı daha neler neler yaptım?
Demirel'i dinleyenlerden gür sesli biri... Öyle bir bağırdı ki:
- Bubayın parasıynan mı yaptın?
Başbakan'ın korumaları adama doğru yürüyecek oldular... Demirel "Durun" dedi.
Sonra da... Mikrofondan adama seslendi:
Doğru diyorsun... Bubamın parasıyla yapmadım... Bubamın parası yetmez.
Benim bubamın parası ile senin bubanın parasını birleştirsek... Meydandakilerin bubalarının parasını da eklesek... Yine yetmez.
Devletin, milletin parasıyla yaptım.
Ama benden öncekiler yapamadılar... Ben yaptım.
Biraz önce "Bubayın parasıynan mı yaptın" diye bağıran adam... Tekrar haykırdı... Meydanı inletircesine:
- Valla doğru deyon Başbaganım... Allah senden razı olsun.