Tunceli'nin merkezinde... Hürriyet Caddesi'nde yürürken...
"Uzun Memet" bizi durdurdu:
- Çayımı içmeden geçmeyesin.
Mehmet Yıldız... Tuhafiyeci... Kureyşan aşiretinden... Alevi dedesi... 72 yaşında.
Sağlığını sorduk:
- Nasılsın?... Hastalığı (Kanser) atlattın mı?
- İnat ettim... Savaştım... Pes etmedim... Yendim onu.
- Anlat de herkes duysun... Kanserin üstesinden nasıl geldin?
Tuhafiyeci "Uzun Memet" başladı anlatmaya:
Moral çok önemli... İyileşmeyi kafana koyacaksın.
Sık sık dağlara çıkıyorum... Keçiler hangi otlardan yiyorsa, o otlardan yiyorum... Dağlardaki otlar şifadır... 40 çeşit ot.
Sunî gübre atılmış tarlada yetişen hiçbir şeyi ağzıma koymam. n Sabah saat 7'de evden çıkıyorum... Dükkâna yürüyorum... Yedi kilometre... Bir saat.
Çok şükür huzur geldi... Bazı günler dükkânı akşam saat 11'de kapatıyorum... Eve yine yürüyerek gidiyorum.
Uzun Memet, çarşının "Saygın isimlerinden... Kanaat önderlerinden."
Vedalaşırken sorduk:
- Barış süreci nasıl gidiyor?
- Barışa kim hayır diyebilir?... Barış şart... Süreç uzamasın... Bütün arzumuz bu.