Fıkrayı Turgut Özal'ın kardeşi rahmetli Yusuf Bozkurt Özal dostumuzdan dinlemiştik.
"Ağabeyi Turgut Özal" Çankaya'ya çıkınca...
İktidardaki Anavatan Partisi fokur fokur kaynamaya başlamıştı.
"Turgut Özal -Mesut Yılmaz -Yıldırım Akbulut -Hasan Celal Güzel..." Ve daha pek çok "Yıldız..." Farklı şeyler söylüyorlardı.
"Gemiyi" farklı denizlere açmak istiyorlardı.
İşte o süreçte... Bir gün... Yusuf Bozkurt Özal'a sordum:
- Neler oluyor?
Rahmetli... "Sana bir fıkra anlatayım" demişti:
Köyde... İneğin biri... Su içmek için kafasını küpün içine sokmuş.
Ama sonra... Kafasını çıkaramamış.
Köylü "Ne yapsak, ne etsek" derken...
Temel oradan geçiyormuş...Demiş ki:
- İneği kesin. İnek kesilmiş... Fakat...
İneğin kafası hâlâ küpün içinde.
Herkes Temel'e bakmış.
"Şimdi ne yapalım" diye.
Temel yine akıl vermiş:
- Küpü kırın.
Yusuf Bozkurt Özal bu fıkrayı anlatmış ve eklemişti:
- Bizim durumumuzu soruyorsan... Aynen böyle.
Eveeet... Demek ki neymiş?
"Tepedekiler" çatışırsa... Ortada ne inek kalırmış, ne küp... Ne de parti.