Bazı siyasetçiler... Türk siyase tarihinin "Kendilerinin siyasete atıldığı gün başladığını" zannederler.
"Daha öncesini" bilmezler...
Öğrenmek istemezler.
Yine bazı siyasetçiler... "Aynaya bakmayı sevmezler."
Baksalar... "Toplumda karşılıklarının olup olmadığını" görecekler.
Uzatmayalım...
Türk siyasi tarihinin önemli olaylarından birini anlatalım.
Siyasete ilgi duyanlar için "Derslerle dolu" bir parti olayından.
Adalet Partisi tek başına iktidardı... Süleyman Demirel Başbakan'dı.
72 milletvekili baş kaldırdı... Lidere muhtırayı dayadı... 17 Ocak 1970.
Partide sular bir türlü durulmadı... 35 milletvekili ile 5 senatör Adalet Partisi'nden ayrıldı.
İçlerinde deve dişi gibi isimler... Toplumda karşılığı olan siyasetçiler...
Ferruh Bozbeyli... Yüksel Menderes... Sadettin Bilgiç... Talat Asal... Nilüfer Gürsoy.
Demokratik Parti'yi kurdular... 18.12.1970.
1973 seçimlerinde... Celâl Bayar bile kürsüye çıktı...
Demokratik Parti'ye oy istedi.
Sandıklar açıldı... Demokratik Parti yüzde 11.1 oy almıştı... 45 milletvekilliği... Büyük başarı.
Sonra ne oldu?... Demokratik Parti yok oldu... Adalet Partisi limanına demir attı...
Gidenlerin çoğu eski partilerinden (AP) milletvekili seçildi.
Ne sanıyorsunuz?... Celâl Bayar'ın desteklediği...
Kurucular arasında Bayar'ın kızı (Nilüfer Gürsoy) ile Menderes'in üç oğlundan ikisinin (Yüksel ve Mutlu Menderes) bulunduğu Demokratik Parti bile yaşayamadı? "Seçime girmek... Sandıktan çıkmak... Bir partiyi yaşatmak" önemli iştir.
Yani... "Ben kurdum" demekle olmaz.
Ama ne deseniz boşuna... Kişi "Gaza geldiyse... Aklına taktıysa" deneyecektir.
İçişleri Bakanlığı'na dilekçeyi verecektir.
Sonra... Seçim akşamı... Hani ne derler... "Hanya'yı Konya'yı" görecektir.