Cumhuriyet'in ilk yılları... Ankara'ya gelen köylü, akşam Hasanoğlan köyüne dönmüş.
Başlamış anlatmaya... "Savaşa...
Meclis'e... Gazi'ye dair."
Anlattıkları "Palavra."
Köylüler inanmayınca...
Palavracı "Uydurmuyorum" demiş:
- Ulus'ta gezinirken "Kravatlı bir efendiden" duydum.
Bu hikâyeyi rahmetli "Hasanoğlanlı İsmail Hakkı Köylüoğlu" anlatırdı.
Ve eklerdi:
- Devir değişti... Kravatlı efendi yalanına kimse inanmıyor...
Şimdi Palavra atan "Gazetede okudum" diyor. Günümüzde...
Herkes gazete okuyor. Palavracı, nasıl inandıracak?
"Yabancı gazeteler yazdı... New York Times'ta okudum" diyecek.