Geçen yıl... Nisanda ve mayısta...
"Solunum yolu enfeksiyonu" geçirmişti. İyileşti...
Eylülde "daha hafif olmak üzere" yine geçirdi.
"Nedeni" belli... "Hasta bir ziyaretçiden" geçti.
"Kimden geçtiğini" Demirel de biliyor, Dr. Aylin Cesur da.
Öyleyse...
Hasta olan biri "başkasını ziyarete gitmesin." Ama gel de bunu anlat... Kimse hasta olduğunu kabul etmiyor ki.
Demirel de "hasta olan bir ziyaretçisini" kabul etmesin... Ama gel de bunu Demirel'e anlat... Tepki hazır: "Kapıma kadar gelmiş kimseyi geri çeviremem."
Hasta kişi, Demirel'in elini öpmesin... Demirel de onu kucaklayıp, bağrına basmasın... Ama bu mümkün mü? Doktor Aylin Cesur dedi ki:
Şu yanaktan öpme yok mu?.. Bu adet bir kalksa.
Bir de şey... Kimse Sayın Demirel'e 80 santimden fazla yaklaşmasa... Zira... Beyefendinin enfeksiyon kapma ihtimali var.
Aylin Hanım'a "çok güzel söylüyorsunuz" dedik ve ekledik:
- Ama... Demirel'i de tanırız... Ziyaretçileri de... Toplumu da... Ziyaretçi, Süleyman Bey'e 80 santim mesafede duramaz... Demirel de ziyaretçiyi kucaklamadan duramaz... Sadece Demirel mi?... Bizde adet böyledir... Menderes, Özal, Tayyip Bey... Fark etmez.
Aylin Hanım tepkili:
- Yani... Haksız mıyım?
- Haklısınız da... Alacağınız yok.