Ali Kırca'nın kitabı...
Sene 1996... Kürt açılımını falan konuşmak zor.
Yaşar Kemal "konuşmuş, yazmış ve mahkûm olmuş."
Ama "aynı konularda bir daha konuşup yazmaması şartıyla" cezası 5 yıl ertelenmiş.
İşte o süreçte... Ali Kırca, Siyaset Meydanı'na Yaşar Kemal'i davet eder.
"Koca çınar Yaşar Kemal" TV'ye ilk ve son kez konuşmak üzere çıkar... Ama bir koşulla:
- Programda benimle birlikte bir kişi daha olacak... Türkiye için ondan daha önemli insan yok... Kim olduğunu programın yapıldığı gün söyleyeceğim.
Günü gelir... Siyaset Meydanı başlar.
Yaşar Kemal, program devam ederken "sürpriz konuğu" çağırır.
Hayrettin Karaca'yı.
Ak saçlı, aksakallı, kırmızı süveterli Karaca, stüdyoya girerken Yaşar Kemal der ki:
Türkiye'yi gerçekten sevenler beni değil onu dinlemeli.
Bu adam Türkiye'yi hepimizden fazla seviyor.
Bu ülkenin topraklarının bir karışını bile koparmaya kimsenin gücü yetmez... Ama sorun bakalım ona, vatan toprağımız erozyonla nasıl kopup gidiyor?