Demirel bir aydır rahatsız... Öksürüyor. Onu yormak istemedik... Fakat...
Söz Zincirbozan'dan açılınca, Demirel konuşmak istedi...
Ve konuyu Çanakkale'ye getirdi.
Babasından dinlediklerini anlattı.
***
Hafız Süleyman (Demirel'in dedesi), oğlu Yahya'yı (Demirel'in babası) Çanakkale'ye yollarken, beline (cebine) 6 sarı lira (altın) koymuş.
Komşusu Molla Salih varmış.
Biraz yoksulmuş.
O da Çanakkale'ye giden oğlu Mehmet'in beline "6 mecidiye" koyabilmiş... Çok az bir para.
***
Çanakkale savaşında bir gün Mehmet vurulmuş... Yahya'nın kollarında ölmüş.
Yahya demiş ki:
- Ha 6 sarı lira, ha 6 mecidiye... Paran çok olmuş, az olmuş neye yarar?.. Köylüm (İslamköy) Mehmet şehit olduktan sonra...
***
Yahya Efendi, Süleyman Demirel'e
"bu olayı" anlatırmış:
- Kader bu... Mehmet öldü...
Ben 60 yıl daha yaşadım... O gün, vurulan ben de olabilirdim.
***
Demirel
"hikayeyi" şöyle bağladı:
Her şeyi o kadar da çok dert etmeyeceksin.
İnşallah her şey daha iyiye gider diyeceksin.
Kadere inanacaksın... Allahın dediği olur.
