Sohbet uzadı, vakit öğleye yaklaştı.
"Bize müsaade" dedik, başsağlığı dileğimizi yineledik, ayağa kalktık.
Cavcav "bırakmam" diye kolumuzdan tuttu:
- Yemeğe kal... Hem Allah ne verdiyse yeriz, hem de sohbet ederiz...
Daha söyleyeceklerim bitmedi.