Seneler önceydi...
Ankara Sanayi Odası Başkanı Zafer Çağlayan'la birlikte "Sincan-Atatürk Organize Sanayi Bölgesi'ni" gezmiştik.
Bir yanda "tırmanan işsizlik" söz konusuydu.
Diğer yanda Organize Sanayi'nin girişi ise "eleman aranıyor" ilanlarıyla doluydu.
***
Organize Sanayi'den ayrıldık.
Dönüş yolunda
"meslek eğitimini" konuşuyorduk:
Eğer meslek eğitimine önem verilseydi
"İşsizlik bu boyutta olmazdı."
"Mesleksiz işçiler" kahveleri doldurmaz, sanayici de
"meslek sahibi işçi bulmakta" zorlanmazdı.
***
O günü "dün gibi" hatırlıyoruz... Zira...
Otomobilin radyosunu açmış ve Zafer Çağlayan'la "donup kalmıştık."
El Kaide, ABD'de ikiz kuleleri yerle bir ediyordu. (11 Eylül 2001)
***
Mersin'de Zafer Çağlayan'dan iş isteyen isteyene.
Bakan soruyor:
- Ne iş yaparsın... Elinden ne gelir?
-
Ne iş olsa yaparım.
***
Zafer Çağlayan'a "10 yıl öncesini... Ankara'da, Organize Sanayi'de dinlediklerimizi" hatırlattık.
"Evet" dedi:
- Ben de dün gibi hatırlıyorum... Sorun hâlâ aynı sorun... Meslek eğitimi... Mesleği olanın işi hazır.