Birinci Kütahyalı "olay çok derin" diyerek konuya girdi:
- Menderes'i, ihtilalcilere teslim etmemeliydik... Ettik, günaha girdik.
İkinci Kütahyalı:
- İhtilal sabahı (27 Mayıs 1960) Menderes Kütahya'daydı... İhtilalciler, Ankara'dan geldiler... Menderes'i götürdüler... Büyük ah aldık.
Üçüncü Kütahyalı:
- Direnmeliydik... Vermemeliydik... Bütün Kütahya'yı kurşuna mı dizeceklerdi?
Dördüncü Kütahyalı:
- Bizden ses çıksaydı, bütün Türkiye'den de çıkardı... Biz koyun gibi susunca, ihtilalciler Menderes'i astılar.
Beşinci Kütahyalı "konuşamadı... Ağladı."