Sene 1966. CHP'nin Ankara-Yenimahalle kongresi yapılıyor.
Kongreye Genel Başkan İsmet İnönü de katılıyor.
Ve konuşuyor. Ama ertesi gün, büyük bir gazetede "CHP'liler İnönü'yü kongrede son peygamber diye andılar... İnönü'yü son peygamber sayıyorlar" şeklinde bir haber çıkıyor.
***
CHP de, İnönü de haberi hemen "tekzip ediyorlar." Gazeteyi "ispata" çağırıyorlar.
İnönü diyor ki:
- Ben kongrede, gerginlikleri yatıştıracak sözler söyledim.
- İnsanları siyasi hayatta birbirlerine yaklaştıracak bir konuşma yaptım.
- Kongremizde "son peygamberimizdir" tarzında hiçbir söz geçmemiştir, söylenmemiştir.
***
İsmet Paşa tekzip ediyor ama...
Kimin umurunda?
"Diğer bazı gazeteler" yalan haberin üzerine "yorumlara başlıyorlar."
İnönü ise çırpınıp duruyor:
- Düpedüz uydurmadır, söylenmemiştir... Yalandır... Aklı başında bir adamın ve bir insan topluluğunun söyleyebileceği bir hezeyan değildir.