Konya'da, Cihanbeyli'de, Aksaray'da, Nevşehir'de, Ürgüp'te, Göreme'de
"3 şey" dikkatimizi çekti:
1. Usta-çırak ilişkisi sürüyor.
2. Pek çok dükkan, tezgah, atölye, şirket "aile işletmesi."
3. Aile işletmelerinin çoğu da
"3'üncü kuşak, 5'inci kuşak."
Büyük kentlerde aile işletmeleri "2'nci kuşaktan sonra" sıkıntıya giriyor. Avanos'un meşhur "çömlekçisi" Galip Körükçü dedi ki:
- Ben 5'inci kuşağım... Çocuklarım 6'ncı kuşak olarak devam edecekler... Yurtdışında okuyan kızım bile.
***
Ticaret Odası Başkanı Hüseyin Üzmez'le dolaşırken "Sun-TV" çalışanları yolumuzu çevirdiler:
- Çayımızı içeceksiniz.
- "Kuruluşu" 1 Nisan 1990... Konya'nın ilk yerel TV'si.
Bizimle röportaj yaptılar. Soruları soran "öğrenci." Kameraman "yine öğrenci."
İletişim Fakültesi, Konya yerel medyasının "arka bahçesi... İnsan kaynağı."
İlişkiler yine "usta-çırak" ilişkisi.
Konya-Dedeman'da ilk kez kaldık.
Genel Müdür Nadir Kadakal sanki "Turizm ve Otelcilik Fakültesi dekanı."
Sanki "Turizm Bakanlığı'nın Konya bölge müdürü." Çalışanlara karşı "ağabeyusta", müşterilere karşı ise "turist rehberi."
5 yıldızlı otelin "5 yıldızlı" yöneticisi.
Anadolu'daki huzurun gerisinde "örf, adet, geleneklere bağlılığın, ustaçırak ilişkisinin ve dayanışmanın" olduğunu düşünüyoruz.
Global krizin "Anadolu'ya uğramamasının" gerisinde de.