Pehlivan duasını bilir misiniz? Tamamını olmasa da "iki dörtlüğünü"
sunalım.
Besmeleyle çıktık meydana,
Uymayın hiçbir vakit kör şeytana,
Bu dünya kalmadı Hazreti Süleyman'a,
Size de kalmaz pehlivanlarım.
*
Bu dünyanın işi haraptır harap,
Gözümüzü bürümüştür kan ile türap,
Kaf'tan Kaf'a hükmederdi Parmaksız Kör Arap,
Ona kalmadı bu dünya size de kalmaz.
"Pehlivanlarımız" Melih Gökçek ile Murat Karayalçın. Söylenmesi gereken şu:
"İki yiğit çıktı meydane,
İkisi de birbirinden merdane."
***
"Yiğitlerimiz" mertliği, centilmenliği elden bırakmamalı.
"Belden aşağı vurmaya" itibar etmemeli.
Ve "uygarca yarışmalılar."
***
Ayrıca... "Proje" konuşmalılar.
Seçim kampanyalarının "yükselen değeri" demagoji, laf yarışı, karşılıklı suçlama değil "proje olmalı."
***
Bütün bunları "niçin" mi yazıyoruz?
"Şunun" için. Duyduk ki:
Melih Gökçek dosya hazırlıyormuş.
"Karayalçın geçmişte Deniz bey için ne dedi?.. Deniz bey Karayalçın hakkında ne dedi?"
Murat bey "boş duracak değil ya."
Bir "dosya" da ondan:
"AK Parti kurulurken Melih Gökçek neler söyledi?"
***
Dileriz "yol yakınken" taktik değiştirirler. "Düzeye" dikkat ederler.
***
Melih Gökçek yıllardır "ihtiyaç sahiplerine" odun, kömür, hamsi, un, kavun, karpuz, ekmek dağıtıyor ya...
Karayalçın da dedi ki:
-İhtiyaç sahiplerine ayda 600 YTL destek... Ya su parasından, ya elektrikten... Veya giyecek yiyecek takviyesi.
"Hoş olmayan bir yarış" biçimi.
***
Biri, bir dönem "Ankara'nın sevilen belediye başkanıydı." Murat Karayalçın.
Diğeri ise "15 yıllık başkan... Bir rekortmen... Zira Ankara'da 2 dönem seçim kazanan yok... O 3 dönem sandıktan çıktı." Melih Gökçek.
Ankara onlardan "fair play" bekliyor.