Defalarca gittik, defalarca tanık olduk.
"Hayırsever" geliyor:
- Başkanım, fakir fukaraya yardım etmek istiyorum... Parayı size versem olur mu?
Tarsus Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz "hayır" diyor.
Ve "belediyenin erzak aldığı yerlerin" listesini uzatıyor:
- Bunlardan birine git... Kaç erzak paketi yaptırmak istiyorsan yaptır... Parasını öde... Onlar erzak paketlerini bize gönderir... İstersen, yardım malzemesini başka yerden de alabilirsin.
***
"Paketler" belediyeye geliyor.
Başkan "görevlileri" çağırıyor:
- Muhtarların gönderdiği yardıma muhtaç aileler listesine bakın.
- Durumu en kötü olanlardan başlayarak bu erzak paketlerini dağıtın... Dağıtım listesini de hayırsevere yollayın.
***
Dağıtım "eve teslim."
Teslimat "sivil plakalı araçla."
Ve mutlaka "hava karardıktan sonra."
***
Tarsus'ta "zengin" çok.
"Hayırsever" çok.
Yıllardır "hayır işleri" böyle yürüyor.
Ve ne bir yolsuzluk, ne bir ihbar, ne bir şikâyet, ne bir teftiş...
Her şey "öylesine şeffaf" ki.