Cumartesi günü saat 24.00'e yaklaşıyordu. Hakem düdüğünü çaldı, maç bitti.
Gaziantepspor 1 - Fenerbahçe 0.
Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek'i aradık.
Telefonu "kapalıydı."
Mesaj bıraktık.
Uyumuş olamazdı.
Zira "koyu Fener'li."
"Galiba" dedik:
- Maçtan sonra gelecek telefonlardan çekindi... Özellikle de Galatasaraylıların telefonlarından.
***
Dün sabah Cemil Çiçek aradı:
- Karadeniz'deydim... Yaylalarda... Ağustosta buz gibi yaylalarda... İnanılmaz güzel... Ama telefon çekmiyordu.
- Fener'in maçını nerede izlediniz?
- Ne telefon ne TV... Doğa ile baş başaydık... Karadeniz'in yaylaları birer cennet.
***
Biz "maç" dedikçe, Çiçek "konu değiştirdi."
Biraz daha "üstüne gittik." Cemil Çiçek "önemli değil" diye konuştu:
- Fener geçen sezon da iyi başlamamıştı... Sonra açıldı.
- İlk maçlar böyledir... Fener hesabına teselli olsun diye söylemiyorum.
- Galatasaray 4-1 galip... Ama futbolcuların aldıkları notlara baktım... Öyle 8 alan, 9 alan yok.
- Trabzon maçını seyrettim... 2-0 aldı... Ama Trabzonlular oynanan oyundan yeterince memnun değildi.
***
Cemil Çiçek sordu:
- Cumartesi gecesi beni aramışsınız, bir şey mi vardı?
Sonra yanıtı kendisi verdi:
- Fener galip gelseydi aramazdınız değil mi?