Deniz Baykal "kızını birine verirken nelere dikkat edersin" diye sorunca...
"Kızımız yok ki" dedik.
Baykal:
- Canım sözün gelişi işte... Yolsuzluğa bulaşmış adama kızını verir misin?.. Adı ayyuka çıkmış... Belgeli yakalanmış... Söyle verir misin kızını?
- Kimse vermez.
- Madem kimse vermez, öyleyse kız verilmeyecek kişiye Türkiye'nin iktidarı nasıl verilecek?
***
Deniz Baykal:
- Oku, bunlara (AKP'ye) destek veren aklı başında yazarları oku... Ahmet Taşgetiren'i oku.
- Nazlı Ilıcak'ı oku.
- Daha pek çok yazar sayabilirim... AKP iktidarına sıcak bakan pek çok yazar... Diyorlar ki... AKP artık Şaban Dişli'yi taşıyamaz... Diyorlar ki... Şaban Dişli, gereğini yap.
***
Deniz Baykal "belgeli, bilgili, iddialı, inatçı... Bu konuyu sürdürmekte kararlı."
Dedi ki:
- Dört dörtlük bir olay... Bu kadar yüksek düzeyde bir siyasetçi suçüstü yakalandı... Çok açık... İmzalı, net, somut, açık.
***
Deniz bey:
- Konu, Şaban Dişli'nin kişisel iradesine bırakıldı.
- Zira iktidar partisi konuyu sahiplenmek zorunda kaldı... Grup Başkan Vekili Bekir Bozdağ onunla birlikte basın toplantısına katıldı.
- Bu çok önemli... AKP, konuyu ayrıştırmalıydı... Farklılaştırmalıydı... Parti başka, Şaban Dişli başka demeliydi.
***
Baykal "hatırlıyor musun" dedi:
- İsmail Özdağlar olayını hatırlıyor musun?
- Evet... Özal'ın ilk kabinesinde bakandı.
- Sonra bir rüşvet olayı çıktı... Özal hemen Adnan Kahveci'ye görev verdi... Kahveci "araştırdım, doğru doğru" dedi... Özal da, bakanını feda etti... Ama bunlar yapamıyorlar.
