Madem karar verildi "karanlıklar aydınlatılacak..."
"Faili meçhul olayların" üstüne gidilecek...
"Kördüğümler" çözülecek...
Madem "gizli kapaklı" bir şey kalmayacak...
Öyleyse "bir öneri" de bizden:
Şu "Meclis lojmanı cinayeti" de araştırılsın.
"Aydınlatılsın."
***
İzmir Milletvekili (SHP) Erol Güngör eşi ile birlikte İzmir'deydi.
Ankara'daki evinde oğlu Mustafa vardı. Mustafa, basketçiydi.
Güçlü kuvvetliydi.
1.98 metre boyundaydı.
"Tabanca ile ateş edilerek" öldürüldü.
***
Anlatmaya gerek yok, milletvekili lojmanları "koruma altındaydı."
Habersiz, izinsiz "kuş bile uçamazdı."
Ayrıca lojmanlarda kalan pek çok bakanın da "koruması" vardı.
Girenin çıkanın didik didik arandığı, kimlik tespitinin yapıldığı, kale gibi korunan bir yerde "aslan gibi Mustafa" öldürüldü ve...
"Ne bir boş kovan" bulunabildi. Ne de "tek mermi çekirdeği."
Ne olduysa oldu, nasıl olduysa oldu...
"Olay yeri" yıkandı, temizlendi.
"Deliller yok edildi."
Aradan yıllar geçti.
Meclis'te "sırf bu cinayet için" komisyon bile kuruldu.
Ama Lojman Cinayeti hâlâ "zifiri karanlıkta."
***
Siyaset kurumunun "kendi evinin içindeki" bir olayı bile çözememesi ne kadar acı.
Polisin, yargının bu olayı "aydınlatamaması" ne kadar üzücü.
Madem bugün "eski defterler açılıyor, kirli çamaşırlar yıkanıyor..."
Öyleyse "bu dosyanın da" tozlu raftan indirilmesine ne dersiniz?