Dağların arasında, Fırat'ın kıyısındayız. Yeşil Kemaliye'de...
Maçı Kültür Merkezi'nde izliyoruz.
Cemil Çiçek'le yan yana...
119'uncu dakikada golü yiyoruz ve...
Cemil Çiçek, "Ben gidiyorum" diyor:
- Kaybetmek ne kadar acı... Artık maç bitti sayılır... İyi geceler... Ben gidiyorum.
***
"Hayat böyledir işte" diyoruz:
- Kaybetmek her zaman acıdır... Gazetede tiraj kaybetmek... Ticarette para kaybetmek... Siyasette oy kaybetmek... Ve 119'uncu dakikada gol yiyip maçı kaybetmek...
***
Cemil Çiçek Kültür Merkezi'ni terk edip, sokakta bir adım atarken...
Semih de "golümüzü" atmaz mı?
Cemil Çiçek hemen geri dönüyor, yerine oturuyor.
Sonuç "Milli Takım'ın dillere destan başarısı."
Maç bitince Kültür Merkezi'nden çıkıp otelimize yürüyoruz.
Cemil Çiçek "başarının yerini hiçbir şey tutmuyor" diyor.
"Sözün gerisini" biz getiriyoruz:
- Siyasete oy gerek, gazeteye tiraj, televizyona reyting, ticaret yapana kâr gerekir... Futbolda da gol...
***
Meşhur Kemaliye türküsündeki gibi "Eğin dedikleri, küçük bir şehir."
Ama Kemaliye "sabaha kadar zaferi kutluyor."
Gerçekten başarının yerini hiçbir şey tutmuyor.