Tavşanlı'dan yola çıktık. 13 kilometre sonra karşımızda bir tabela:
"Kömür beldesi Tunçbilek' e hoş geldiniz."
" Madenciler Market"i geçtik. Sonra "Madenciler Giyim"i. Ardından "Linyitspor Tesisleri"ni. Sağımız, solumuz, önümüz arkamız hep
"maden."
***
Madenciler koşup geldiler. Esnaf toplandı. Sivil toplum örgütlerinin liderleri "biz de buradayız" dediler. "Yerel politikacılar" göründüler. Ve başladık kaynatmaya.
***
İbrahim Ayaşlı, Tavşanlı'da DYP İlçe Başkanı.
Babası da DYP'liydi.
Onlar zaten "aile boyu partici."
"Dededen toruna."
Demokrat Parti, Adalet Partisi, DYP geleneğinden. Babası Mustafa Ayaşlı Ankara'ya her gelişinde bize leblebi getirirdi.
Oğlu İbrahim Ayaşlı da elindeki paketi uzattı:
- Leblebimiz meşhurdur... Afiyet olsun.
***
- Ayaşlı siyaset nasıl?
- Kütahya, ithal adayı taşımıyor. Siyaset bu hatayı yapmasın.
- Daha önce yapıldı mı?
- Yapıldı, hataydı. Ben DYP' liyim. DYP' nin yapması gereken iki şey var.
- Nedir?
- Kontenjana kapıyı kapatsın... Aday yerli olsun... Bir de halkın ve teşkilatın kucaklayacağı isimler aday yapılsın.
***
Çevremizdekilere baktık. "Ne diyorsunuz" dercesine. Dinleyenlerin tepkisi "aynı" oldu:
- Ayaşlı doğru söylüyor... Ayaşlı, siyaset kitabının tam ortasından konuşuyor... Ağzına sağlık Ayaşlı.