Cumhurbaşkanlığı seçimi bir "süreç."
1. Bu süreç çok erken başladı... Aylar öncesinden.
2. Tayyip bey bu süreci yönetemedi.
Başbakan bunu "acemiliğinden" mi yaptı.
Yoksa "bilerek, isteyerek mi?"

***

Bugün "olay" öyle noktaya geldi ki...
Tayyip bey "çıksa bir türlü, çıkmasa bir türlü."
Çıksa "eleştireni çok."
Ama çıkmasa "istedi de çıkamadı, çıkarılmadı" denilecek.
Karizma çizilecek.
Tayyip bey çizik karizmayla, güçlü Başbakanlığı nasıl sürdürecek?

***

"Acaba" diyoruz:
Tayyip bey, Çankaya sürecini özellikle mi böyle dağınık bıraktı... Olay öyle gelişsin ki, çıkmaya mecbur kalayım diye.

***

"Sürecin" Deniz Baykal'ı ilgilendiren yönü de var.
Deniz bey "aylar öncesinden" süreci kurcalamaya başladı.
"Çıkamaz da çıkamaz, çıksın göreyim" diye.
1. Deniz bey bunu acemilikten mi yaptı?
2. Yoksa bilerek isteyerek, planlı programlı mı? Baykal'a "acemi" denemeyeceğine göre...

***

Başbakan "Laz."
Deniz bey "çıkamazsın" dedikçe, "nedenmiş o" diye kızıyor.
Baykal, Başbakan'ı tahrik ede ede Çankaya'ya "yollamayı" mı düşünüyor.
Böylece "Tayyip beysiz AKP ile mücadele, Tayyip beyli AKP ile yarışmaktan daha kolay olacak."

***

Ayrıca...
Tayyip bey Çankaya'ya çıkarsa...
Deniz bey "uyan Türkiye" diye haykıracak:
- Çankaya düştü, bari hükümeti kurtaralım... Haydi Türkiye, düş peşime... Getir beni tek başıma iktidara.