TBMM dün " olağanüstü " toplandı.
Şunun şurasında 10 gün daha beklenseydi, Meclis zaten " olağan olarak " yeni yasama yılına girecekti.
Bu " olağanüstülük " neden? "
Telaşın gerisinde " ne var?
***
" AB'ye uyum " çerçevesinde bazı " yasal düzenlemeler " gerekli.
Hükümet " merak etmeyin bunları yapacağız " diye AB'ye söz verdi.
Sözün verildiği tarih " Mart-2006. "
Ve söz verilirken denildi ki:
-Meclis tatile girmeden yeni yasaları çıkarırız.
Ama " söz " yerine getirilemedi.
***
1 hafta sonra AB'nin yeni " ilerleme raporu " açıklanacak.
Bazı ipuçlarından anlaşılıyor ki rapor pek " hayrımıza " olmayacak.
Türkiye " yapmadığı ev ödevlerinden dolayı " eleştirilecek.
Öyleyse " ne yapmak " lazım?
Hemen Meclis'i " olağanüstü " toplayıp, AB'ye " mesaj " vermek.
" Bakın, sözümüzü yerine getirmek için çalışıyoruz " demek.
***
AB'ye verdiğimiz söz " tek maddelik bir yasa değişikliği " olsa, dünkü " olağanüstülüğe " aklımız yatacak.
" Uyum için " üzerinde çalışılacak yasa sayısı " 9. "
Vakıflar Yasası var.
Çankaya'dan geri dönen " Ombudsmanlık " var.
Milli Eğitim, Sayıştay, İskan'la ilgili yasalar var.
Bu ayın 27'sine kadar sadece Vakıflar Yasası'nı çıkarmak bile zor.
Öyleyse " kimi kandırıyoruz? "
***
Ayrıca AB'nin ilerleme raporu " son dakikada mı yazılıyor? "
Rapor " günler öncesinden " hazır.
Ne yani, biz dün TBMM'yi olağanüstü topladık diye, AB de " olağanüstü toplanıp " bizimle ilgili raporu " yumuşatacak mı? "
***
Hükümet maşallah " bol keseden söz vermeyi seviyor. "
Sözünü yerine getiremeyince de " telaşlanıyor. "
***
Mart ayında verilen söz eğer Eylül'ün 19'unda akla gelirse...
1. Ortada bir ciddiyet sorunu var demektir.
2. 1 haftada 9 yasa çıkacağına kim inanır?.. Bunlar çocukça kurnazlıklardır.
3. Dikkatsiz siyasetçi kendisini de, ülkesini de küçük düşürür.