Allah rahmet eylesin ünlü politikacı Osman Bölükbaşı'nın bir sözü vardı:
-Memuru süslü avrat, zengini hayırsız evlat, siyasetçiyi kuru inat batırır.
Hükümet, fındık meselesinde "üreticinin seçilmiş temsilcilerine" kapıyı kapatmakta ne diye inat etti, anlayamıyoruz.

***
TZOB "siyasetin dışında."
İktidardakilerin "rakibi" değil.
Söylemleri "kırsal kesimin sorunları" üzerine.
Hükümet "onları" da dinlese, üreticinin "gazını alsa" olmaz mı?

***
TZOB şimdi Karadeniz'de "uçak uçuracak, havadan bildiri attıracak."
Hükümet ile üreticisi sürtüşmesi "daha da keskinleşecek."
Nitekim TZOB dün ipi geriverdi:
-Karadenizli'nin ekmeğini Avrupa'ya yedirmeyeceğiz.

***
Başbakan Erdoğan 59. Hükümet'in programını okurken (18 Mart 2003) şöyle demişti:
-Bize göre demokratik bir toplumda sivil toplum örgütleri büyük önem taşırlar... Sivil ve özgürlükçü bir ortamın oluşabilmesi ve bireyin devlet karşısında korunabilmesi buna bağlıdır... AK Parti iktidarı, sivil siyaseti benimsemekte, siyasette sivil toplumun etkisine inanmaktadır.

***
"Kuru inat" artık bırakılmalı.
Ve "sivil toplum" denilince akla sadece "büyük fındık tüccarları" gelmemeli.