Buluştuk, oturduk ve daha çaylarımız gelmeden Adana Ticaret Odası Başkanı Şaban Baş'ın telefonu çaldı. Başkan bir süre "telefon edeni dinledi."
Canının sıkıldığı her halinden belliydi.
Sonra telefon kapandı.
-Hayırdır Başkan.
-Sormayın... Bir üyemizin başı dertte.
-Neden?
-Karşılıksız çekten.
***
Şaban Baş "özür dileyerek" telefonunu açık tuttu.
Zira bazı telefonlar bekliyordu.
Biraz sonra beklediği telefonlardan biri geldi.
Yine bir işadamının başı dertteydi.
***
Şaban Baş:
-Karşılıksız çek olayı yaygın... Çoğu kötü niyetli değil... Piyasa şartları.
Ticaret Odası Başkanı'nın söylediğine göre Adana'da "boşanmalar da artmış."
Sorun "ekonomik."
***
Şaban Baş önümüze bazı listeler koydu.
"Protestolu senet sayısında" geçen yıla göre yüzde 50'ye yakın artış var.
Başkan:
-Köylü bu yıl biraz memnun ama, geçen 2-3 yılın acıları, sancıları, birikmiş borçları var.
***
"Başkan" dedik:
-Biraz da sokağa bakalım... Çarşıyı, pazarı dolaşalım... Acaba halk ne diyor?
Şaban Baş:
-Halkın ne anlatacağını ben size söyleyeyim... İşsizlik diyecek... Esnaf para kazanamadığından yakınacak.
Gerçekten de herkes aynı şeyi söyledi.
***
Tabii arada "başka konulara" da giren çok.
*Memlekette istikrar var ama, sadece istikrar karın doyurmuyor.
*Adana denince akla tarım gelir... Tarıma dayalı sanayi gelir... Tekstil gelir... Adana'da bu üç bacak da çöktü.
*Gelir ve kurumlar vergisinde bir yıl öncesine göre gerileme var.
***
Ve gelelim siyasete.
Adana'da taksi duraklarında, sebze halinde, çarşısında "hafiften hafiften de olsa" siyaset konuşuluyor.
Şaban Baş:
-Daha önce hep geçim konuşulurdu... Şimdi iş biraz belirsizliğe doğru gidiyor... Görüyorsunuz cumhurbaşkanlığı seçimini de, genel seçimi de konuşanlar var.
***
Esnaftan biri dedi ki:
-Bu gidişle en iyisi dükkanı kapatıp, parayı faize bağlamak... Faiz böyle yüksek olunca ticaret yapmak mümkün mü?.. Gidip rantiyeci mi olsak acep?
***
-Ey Adanalı... Seçim yapılsa ne olur?
Herkes sözleşmiş gibi "4 parti Meclis'e girer" dedi.
AK Parti, CHP, DYP ve MHP.
Birkaç kişi "beşinci parti de girebilir" diye konuştu.
***
Adana'da çok kişiden "aynı sorunu" dinledik.
"Çevreye zarar veriyor" diye havadan ilaçlama yasaklanmış. Ama "su altındaki pirinç" havadan ilaçlanmazsa, nasıl ilaçlanacak?
Çiftçi "işine sekte vurulduğundan" yakınıyor.
"Yasak" yerine "bilimsel önlem" istiyor.
***
Adana çiftçisi "sizin çevreniz geniş" diye Ticaret Odası Başkanı'nın kapısını çalmış.
Başkan da "sorunları içeren bir rapor" yazmış.
Rapor, Başbakan'a yollanmış.
"19 Haziran" tarihli raporun bir kopyasını da bize verdiler:
-Ne olur yazın... Belki raporu Başbakan'a vermemişlerdir... Yazın ki, Tayyip beyin haberi olsun.
***
"Özetleyecek" olursak...
Adana'da "doğru dürüst lokantalarda müşteri çok az."
Ama "3-4 YTL'ye karın doyuran yerler" tıklım tıklım.
Adanalı diyor ki:
-Millette para yok... Milletin gücü de sadece dürüme yetiyor.