Bir süredir Ankara'da, kapalı kapıların ardında, bazı "derin konular" müzakere ediliyor... "Gözlerden uzak toplantılar" yapılıyor... Yeni "siyasi projeler" üretiliyor.
Ancak kimse bunları "yüksek sesle" dile getirmiyor.
"İşin içinde kimlerin, hangi çevrelerin olduğu" açık açık yazılıp söylenmiyor.
Bugün "derin kulislerin üzerindeki perdeyi" aralamaya başlıyoruz.
***
"Süleyman Demirel'den Prof. Dr. Mehmet Haberal'a, üniversite çevrelerinden yargı çevrelerine, Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen'den Yaşar Okuyan'a kadar "pek çok isim ve çevre" sayabiliriz.
Kanal B'den AvrasyaTV'ye kadar pek çok "kanalı" alt alta yazabiliriz.
İçinde Kamran İnan gibi deneyimli isimlerin bulunduğu" Diyalog Grubu'na benzer "yapılanmalardan" bahsedebiliriz.
Birkaç sendikanın (örneğin Türk Metal) adını seslendirebiliriz.
Hatta bu sendikanın dirsek teması içinde olduğu "Türkiyem" ekibinden de.
"İşin içinde" iş çevreleri yok mu? Elbette var. Ama "kurumsal yapı" olarak değil. Yine işin içinde "bazı siyasi partiler" var mı?
Ne var, ne de yok. Hem var, hem de yok.
Bu kadar "geniş bir yelpazeyi" bir araya getiren nedenler neler? İşte söylenenler:
* Cumhuriyetin kazanımları yok edilmek isteniyor.
* Üniter devlet yapısının tasfiyesi hedefleniyor.
* İkinci Sevr dayatmaları artıyor.
* Teslimiyetçilik politikası izleniyor.
* Laik Cumhuriyet tehlikeye düşüyor.
***
Bugün "üzerindeki örtüyü araladığımız projeyi" çok iyi bilen 2 kişi daha var:
Rahşan ve Bülent Ecevit.
Bazı siyasiler bunu "Ecevit'in solu birleştirme düşüncesi" diye kamuoyuna yansıtmak istediler ama...
Olayın özü "sol ile sınırlı değil."
Eğer Ecevit hastalanıp, GATA'ya yatmasaydı, bugünlerde "projede alınan mesafeyi bizzat kendisi" kamuoyuna açıklayabilirdi.
"Ecevit'in görevini" şimdi Rahşan hanım üstleneceğe benziyor.
***
"Derin kulisin" kısa, orta ve uzun vadeli "hedef ve projeleri" var.
Öncelikli hedef:
1. Bu yıl mutlaka erken seçime gidilmesi için siyaset üretmek.
2. Recep Tayyip Erdoğan'ın Çankaya'ya çıkmasını önlemek.
3. Seçimde, AK Parti'nin karşısında bir oluşumu meydana getirmek.
***
Eğer bu yıl seçime gidilemezse...
"3 numaralı hedef" güçlendirilecek. Yani "AK Parti'nin seçimden iktidar olarak çıkmasını önleyecek siyasi organizasyon" üzerindeki çalışma artacak.
***
Bu konuların "ana aktörleri" bir şeye özen gösteriyorlar.
Oluşumun bir "cephe" görüntüsü vermemesine...
Kamuoyunda "cephe" diye algılanmamasına.
Onun için "harekete" şu adı takıyorlar:
"Büyük mutabakat."
Ve kamuoyunun da, AK Parti'nin de karşısına "yeni Başbakan adayının adıyla" çıkmayı istiyorlar.
"Öne çıkan isimler" kimler mi?
Yarın açıklayacağız.