Anadolu'da bir deyim var:
"Ağrısız başa çaput sarmak."
Bugünkü iktidar bunu sık sık yapıyor. Durduk yerde başına iş açıyor.
Şu "içki yasağı... Nerede içki içilsin, nerede içilmesin" tartışması gibi.
***
Türkiye böyle konuları "80 yıl önce tartıştı... Çözdü."
1925 yılının "bütçe müzakerelerinde" bunlar uzun uzun konuşuldu.
Bir milletvekili (Erzurum-Ziyaettin Efendi) "meyhanelerden, dans salonlarından, hatta Florya'da kadın ve erkeklerin birlikte denize girmelerinden" yakındı. Bu sırada bir milletvekili (Tokat-Mustafa Lütfi bey) laf attı:
- Sen de gittin mi Hocam?
Sonra İstanbul Milletvekili Hamdullah Suphi bey uzun bir konuşma yaptı.
"Bunlar, bu çağda tartışılacak şeyler mi" dedi.
Ve "olay" da kapandı gitti.
***
2005'teki "içki yasağı" tartışmalarına bakıyoruz.
Aklımıza iki şey geliyor.
1. Kimileri için "olay hala kapanmamış."
2. Ya da "iktidar, ağrısız başına çaput sarıyor."