Meclis Adalet Komisyonu Başkanı Köksal Toptan birkaç günlüğüne Almanya'ya gitti ve döndü... Toptan'la, gidişinden önce konuşmuştuk... Döndükten sonra yine konuştuk.
Köksal Toptan'dan bir gözlem: - Muhalefetteki Hıristiyan Demokratlar giderek güçleniyor... Hıristiyan Demokratlar, bizim AB üyeliğimize soğuk bakıyorlar... Güçlendikçe, Sosyal Demokrat iktidar üzerinde, bizim aleyhimize bir baskı oluşturabilirler... Çok dikkatli olmamız, karşı politika üretmemiz şart.
***
"Yerinde" bir gözlem. Yönetimden pek çok kişi "bu gerçeği görmek, kabullenmek" istemiyor.
Ama onlar istemiyor diye "gerçek de değişmiyor."
Almanya'da son aylarda yapılan seçimleri hep "Hıristiyan Demokratlar" kazanıyor.
***
13 Haziran'da Almanya'da yine seçim var. "Avrupa Parlamentosu" seçimleri. "Aynı gün" Almanya'nın 3 eyaletinde de "yerel seçim" yapılacak.
Eylülde de, Almanya'nın en büyük eyaletinde, Kuzey Ren Vestfalya'da seçim olacak.
Yine "muhalefet kazanmaya devam edeceğe" benziyor.
Bunun sonucu ise "Köksal Toptan'ın seslendirdiği" endişe.
Biz bunu "bir süredir" gündeme getiriyorduk.
Ama "yetkililere" anlatamıyorduk. Toptan'ın "gitmesi, yerinde görmesi" çok iyi oldu.
***
Köksal Toptan "Milli Eğitim Bakanlığı da yaptı."
Almanya'da "eğitim konularıyla" ilgilenmiş.
İşte gözlemleri: - Üniversiteye giden Türkler'in sayısı artıyor... Avrupa'ya giden birinci kuşak, işçiydi... İkinci kuşak, kaybolan bir kuşaktı... Ne Türk, ne Alman... Üçüncü kuşak ise, Alman vatandaşı... Alman üniversitesinde okuyor... Ve Türkiye'den de kopmuyor... Ne kadar güzel, değil mi?
***
Toptan'ın "bu gözlemi" de doğru. Biz bu gözleme bir "katkıda" bulunmak istiyoruz.
Almanya'daki "üçüncü nesil" gencimiz, "Alman ana, babadan doğan Alman gencinden" daha avantajlı.
Zira "çift kültürlü" büyüyor.
Hem "gelişmekte olan Türkiye" kültürüyle.
Ve hem de "sanayileşmiş bir ülke... Almanya" kültürüyle.
"Küreselleşen dünyada" büyük avantaj değil mi?
***
Tabii bu noktada "şu soruyu" sormak da şart:
"Avrupa'daki üçüncü nesil insanımız, Türk kültürünü ne kadar biliyor?"
"Çok iyi biliyor" diyen çıkacağını sanmıyoruz.
***
Köksal Toptan'dan bir başka gözlem: - Bu gidişte çok daha iyi anladım, Almanya'da bir üniversite kurmamız şart... Siz yıllardır yazıyorsunuz... Ne olur, yazmaya devam edin.
***
Avrupa Türkiye Araştırmaları Enstitüsü (ATA) yıllardır bu konuda "proje üretiyor."
Biz de yıllardır yazıyoruz.
Almanya'da "Amerikalılar üniversite kurdular."
Hem de "birkaç tane."
Fransızlar kurdular. İtalyanlar kurdular. Bulgarlar, Romenler kurdular. Polonyalılar kurdular. Yahudiler kurdular.
***
Eğer yıllar önce Avrupa'da bir Türk üniversitesi kurabilseydik, bugün "üçüncü nesil insanımız Türk kültürünü ne kadar biliyor" sorusu kafamızı kurcalamazdı.
***
Olacak, Avrupa'nın ortasında bir Türk üniversitesi mutlaka kurulacak... Bu kaçınılmaz.
Ama bunu bir an önce yapalım ki "daha fazla zaman kaybetmeyelim."
Almanya'da "bu konularla" ilgilendiği için Köksal Toptan'a teşekkürler.