Galatasaray, Ali Sami Yen'deki son üç maçında altı gol yiyorsa problem var demektir. Takım Sivas'ta 1-0 öne geçti, koruyamadı. Bursa önünde geri düştü, yakalayamadı. Sezonu en geç açan takım Galatasaray. Barcelona'nın bile zaafları vardır. Ama Galatasaray'ın çok fazla zayıf noktası var.
Galatasaray maçta çok korner kullandı ve birçoğunda pozisyon buldu. Oyun anlamında skoru yakalayabilecek fırsatları kullanamadılar. Bu pozisyonlar Bursa gibi sezonu şampiyon bitirmiş ve lige iyi başlamış bir takım karşısında bulundu.
Bursaspor'un en büyük silahı Volkan Şen. Hem topu ileri taşıma hem de takımı rahatlatma adına çok önemli bir isim. Ancak hakemin onu ikinci sarı karttan atmaması ciddi bir hataydı.
Galatasaray'da etkili üç isim var: Arda-Baros-Kewell... Ancak bu üç isim ne kadar kuvvetli olsalar da fazla iş yapamazlar. Çünkü Barış-Ayhan-Sarp'tan ileriye hiç katkı gelmiyor. Galatasaray taraftarı şunu bilmeli; bu takım bu kadarını yapar.
Nisan ayında Leo Franco kadro dışı bırakıldı. 5 ay sonra ligin ikinci maçında Galatasaray'ın kalesi hala sorunlu. Galatasaray son iki seneyi beşinci ve üçüncü bitirmesine rağmen kadrosuna takviye yapmıyor. Üstüne Keita, Topal gidiyor.
BALAYINI İSTANBUL'DA YAPSAYDI
Rijkaard ve yönetim tembellik yaptı. Hoca, sezon açılışına kadar İstanbul'a hiç gelmedi. Dünya Kupası'na da gitmedi. Yeni evlenen Rijkaard'ın yerinde olsam, balayını İstanbul'da geçirirdim. Ya da, Dünya Kupası'na gitse, özel ilişkileriyle "Kaleci arıyorum" mesajını yaysa bir oyuncu bulurdu.
Bursa'ya bakıyoruz. Geçen sezonun şampiyonu ve sezonu Galatasaray'dan erken açmış. İbrahim gibi önemli bir oyuncusu olmasına rağmen önemli bir stoper daha almış. Volkan'ın, Sercan'ın transfer olma ihtimalini düşünerek 3 tane Arjantinli almış. Mustafa Keçeli'yle kontrat yapmış ama onun üzerine Vederson'u eklemiş.
Rijkaard'ın "Yönetim istediğim transferleri yapmadı" gibi bir savunma yapması doğru olmaz. Eğer yapmıyorlarsa, Avrupa'da tanınan bir teknik adam olarak 'eyvallah' deyip gitmeliydi. Kötü gidişat ortadayken ben önce yönetim ve Rijkaard'ı yan yana koyup eleştiririm. Daha sonra takıma, oyunculara veya daha aşağılara inerim.
