Öyle bir PR'ı yapılıyordu ki...
Nam-ı diğer "Komünist Başkan"ın...
'Bakın her şey nasıl da değişti' filan diye...
Hatırlayın, Ovacık'ta başkanken 'sudan ucuz su', 'otobüs bedava', 'ekmek desen o da'...
'Bedavacı' başkan pazarlamayla Tunceli'de belediye başkanlığı koltuğuna oturdu.
Sonra da bu tanıtım işleri devam etti.
İşte 'kayyum şu kadar borç bıraktı', 'komünist başkan hepsini kapattı', 'hatta üzerine bir de belediyeyi kâra geçirdi' diye...
Bu haberlerin üzerinden bir yıl geçmeden ne mi oldu?
Türkiye Komünist Partili Belediye Başkanı Mehmet Fatih Maçoğlu çıktı TV'ye...
"Vallahi maaşı öderken zorlanıyorum, SGK'ya bile borç taktım, elektriği ödemiyorum, kaçak kullanıyorum" demeye başladı...
TV'deki halini izledim...
Tam 'yavuz hırsız' durumu...
Neyse konuyu merak ettim.
Elazığ, Malatya, Bingöl, Tunceli illerinin elektrik dağıtım işi Fırat EDAŞ'ta...
İşin aslı astarı neymiş öğrendim.
Komünist başkan epeydir elektrik borçlarını ödemiyormuş.
Diyebilirsiniz ki, herhalde 10 belediyeden en az 5'i bu durumdadır.
Eyvallah da herhalde trafoya kanca atan da yoktur!
Nitekim öğrendiğime göre, Tunceli'de de borçlar birikince dağıtım ve perakende şirketi belediyenin kapısını çalmış...
Komünist başkan 1 yıl içinde borçları ödeyeceğine dair bir plan sunmuş... Kendine uygun taksitlerle borcu ödeyeceğini taahhüt etmiş... Gel görelim ki, bu protokol de yalan olmuş...
Ödeyemeyince Fırat EDAŞ elektriği kesmeye başlamış...
Anlattıklarına göre, şirket kesiyor, Mehmet Fatih Maçoğlu mührü söküyor.
Tam bir kısır döngü...
Peki ne yapıyorsunuz diyorum?
Belediye kamu olduğu için icraya da veremediklerini söylüyorlar.
Mevcut mevzuata göre, kaçak elektrik kullanımı cezası kesiyormuş...
Yani ek fatura...
O da şöyle hesaplanıyor: Abonenin toplam kaçak elektrik kullanım miktarı bulunuyor, aktif enerji bedelinin tek terimine göre 1.5 katı olarak elektrik faturasına yansıtılıyor. Bu bedel kaçak kullanımın başladığından tespit edilen tarihe kadar olan dönem için geçerli olan bedel... Yine ödemezse bu 1.5 katı fatura bir sonraki sefere 2 katına çıkıyor. Böyle gidiyor... Savcılığa suç duyurusunda bulunuyorlarmış...
Açıkçası Komünist başkanın pişkin itirafı üzerine 'Çanakkale Köprüsü'nden geçmeden, Osmangazi Köprüsü'nü kullanmadan ben niye para ödüyorum' diye ayağa kalkan tayfadan da bir iki kelam beklerdim!
Zira, kayıp kaçak bedelini ulusal tarife içerisinde bütün vatandaşlar ödüyor. Faturanızda 'dağıtım bedeli' yazan kısım var ya işte onun bir bölümü de Komünist Başkan'dan hediye!
Güle güle kullanın...