Salda Gölü son dönemde o kadar çok tartışılıyor, gündeme getiriliyor, yazılıp çiziliyor ki... Sorsan haritada daha önce yerini bile gösteremeyenler bugün ahkam kesiyor. Geçmişte gölün kıyısına kadar arabalarını çekip, piknik yapanlara, suya girenlere, çadır kuranlara ses çıkarmayanlar, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bölgeyi 'Özel Çevre Koruma Bölgesi' ilan ettiğinden beri kıyameti koparıyor.
Bölgenin betonlaşacağını, gölün yok edileceğini iddia ediyor.
Hatta çevre konularına diğer ülkelerin 'First Lady'lerine nazaran kat be kat hassasiyet gösteren Emine Erdoğan'ın bölgedeki inceleme ziyaretini bile çarpıtıp, altında bit yeniği arıyorlar. Halbuki 4 milyon ton atığın Türkiye ekonomisine kazandırıldığı Sıfır Atık projesine baksalar Emine Erdoğan'ın bu konulara ne kadar önem verdiğini anlayacaklar. Ancak bu güruhun gürültüsü o kadar çok ki, çevre için yapılan işleri kimse işitmiyor.
Dün Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın davetlisi olarak geldiğimiz Burdur'un Yeşilova ilçesindeki bu doğa harikasının eski ve yeni fotoğraflarını görseniz ne demek istediğimi anlarsınız.
Bakanlık önce kıyıya araç geçişini yasaklamış... Göle 600 metre mesafeye ahşap bariyerler konulmuş... Beyaz Adalar bölgesindeki izinsiz yapılar kaldırılmış... 'Özel Çevre Koruma Alanı' ilan edilince 7 kat daha fazla alan yapılaşmadan korunmuş... Etrafta çöpler, atıklar toplanmış... Bölgeyi ziyarete gelenlerin günlük ihtiyaçlarını karşılamaları için bariyerlerin gerisinde bir-iki yer açılmış...
Duş yerleri yapılmış... Şimdi de yönetim planı üzerinde çalışılıyormuş...
Emine Erdoğan dün göldeki incelemeleri sırasında bu konuda önerilerde bulundu. Bakan Murat Kurum'dan yönetim planını çevre örgütleriyle birlikte hazırlamalarını istedi. Emine Erdoğan ile birlikte gelen ekibin içinde Doğal Hayatı Koruma Vakfı'nın (WWF) Genel Müdürü Aslı Pasinli de vardı. Pasinli yurtdışında bu tip doğa harikası yerlerde bölgeye giriş çıkışların sınırlandırıldığını anlattı. Bakanlık da buna sıcak bakıyor. Bölgedeki endemik bitkiler, kuş türleri ve su kaynağının korunması için belli dönemlerde böyle sınırlamalar yapılabileceği belirtiliyor.
Bakarsınız, ileride "sakarmeke, elmabaş, patka'ların kışlama ve üreme zamanı" denilerek göle elinizi kolunuzu sallayarak girmeniz yasaklanır.