Milli performansa 'Teşekkür ederiz' diyenimiz var, uyaranı var, sertçe eleştirenimiz var. Bu da basketbol demokrasinin güzelliği olsa gerek. Biz İstanbul 2001'den itibaren Avrupa Şampiyonaları'nda beklentilerin gerisinde kaldık hep. Genelde sebebi de mazereti de açılımı da '2010'a hazırlanıyoruz kardeş' diye gösterdik. Aslında 2010'a hazırlanırken o güzelim Avrupa Şampiyonaları'nı da ıskalamadan geçebilirdik. O şampiyonayı ülkemize almak Türk gencine, kamuoyuna canlı izletebilmek tabii ki büyük bir başarı. Ama esas başarı sahada alınacak galibiyetler olmalı. Genelde biz 'Dost acı söyler' deriz. Pek inanma sen... Hele de şeker bayramının olduğu bu günlerde hiç inanma. Dost tatlı tatlı doğruyu söyler. Biz son bir kaç yılı "Tanjevicli mi Tanjevicsiz mi, o bir dahi mi, yoksa yetersiz mi!" şeklindeki anlamsız çekişmelerle kutuplara ayrılarak geçirdik. Ben Türk Milli Takımı'nı Türk antrenör çalıştırmalıdır derken, ülkemizde de milli takımla başarıya ulaşacak bir çok antrenörün var olduğunu her zaman açık açık söyledim. Bu benim katıksız inancım.
Ama bugün o görev Tanjevic'de olduğuna göre onunla da doğruyu paylaşmalıyız. Ben Tanjevic'in müthiş rotasyonuna, "O ne harika molaydı" diyerek körü körüne destek yaratmaya çalışanların 180 derece tersine bir yerdeyim. Otuz yıldır mola alıyorum hiç harikasını alamadım bugüne kadar. Ne o abi, Rixos'ta bedava tatil veya sıfır kilometre VW Passat mı!. Neyin harikası? Bak İspanya'ya Slovenya'ya, Yunanistan'a, Sırbistan'a...Onlar oyuncu değiştirmeden mi oynuyorlar? Biz gelelim dosdoğru doğrulara:
1- Bir kere her takım oyun kurucusu kadar oynar. Biz Kerem'i Madrid'de en formda olduğu anda oranın kralı iken ıskaladık, Ender'i Dünya Şampiyonası'na giderken unuttuk ama artık Kerem- Ender-Engin üçlüsünü kurduk. Geç de olsa doğruyu bulduk. Onlara güven ve oyun kurucusuz oynama.
2- Ömer-Oğuz-Semih büyük aşama yaptılar. Ama Dünya Şampiyonası'nda da pota altındaki savaş doğruğa çıkacak. Var mı orada Kaya'ya ihtiyacımız olmaz diyen.
3- Ersan 4 numarada harikalar yarattı. Ne mi yaptı? Miss-match up dediğimiz çabukluğundan yararlanarak bize büyük bir sayı artısı kazandırdı yüksek post'tan. Yorulunca ne olacak? Mehmet ve Cevher aynı pozisyonun aynı karakterdeki oyuncuları değil mi?
4- Hido-Ersan takımı bir yere kadar taşıyorlar ama iki oyuncunun sırtına binerek gider mi koca şampiyona? Baktın mı son maçların sayı liderimize. Ömer Aşık. Ribaundu mu alıyor, bloğu mu yapıyor derken bir anda sayı kralı da oluverdi takıldığımız altmışlı sayılarda. O zaman yarından itibaren bul atıcılarını, en formda olanı al yanına.
EN ZENGİN KOÇTUR!
5- Bu ülkenin en zengin koçu Tanjevic'dir. Asla ve asla cebine giren paradan bahsetmiyorum. O da meslekdaşımız ona vermişler bu görevi güle güle harcasın kazandığını. Ama bu zenginlik kadro zenginliği. Önce ülkenin en iyi kadrosunu yan yana getirip, yoğurup, seçip oynatacaksın ki, "yorulduk, 12 kişi yetmiyor" gibi değeri tartışılır söylevlere girmeyeceksin. 2004'ten beri süren deneme yanılma sürecinin antremanlar başlarken bitirilmesi, bu milli takımı az ve öz, 12 veya 14 kişi açıklanması, herkese görevini ve sorumluğunu direkt olarak hissetirecektir.
6- Bu değerli şampiyona Türkiye'ye alınırken sayın Başbakanımız son dakikalarda ikili ilişkileri ile Malezya'dan şuradan buradan ülke oylarını toplamaya çalışıyordu. Daha üstü yok ki, Başbakan. Onun böylesine değer verdiği bir şampiyona için bugünden hep beraber aynı çizgiye gelip, aynı hedefe inanıp, orada gerçekten yeni takımın yararına ve yanında olmalıyız.