2016'ya baktığımda beslenme bilgileri açısından toplumumuzun doğru olmayan bilgilerle aklının karıştığı bir yıl görüyorum. Bunda sosyal medyanın büyük rol oynadığını söylemeliyim. Beslenme bilgilerinin en doğru ve sağlıklı kaynağının diyetisyenler olması gerekiyor. Oysa iyi yaşam bilgeliği kisvesi altında hiçbir dayanağı olmadan yazılanlar sağlığımızın elden gitmesinde de büyük rol oynuyor. Bir an önce bu duruma karşı yasal yollara başvurulmalı ve yaşam koçlarının diyet önerileri vermesi engellenmeli.
Toplumumuz çok daha hızlı bilinçleniyor ve bence bu bilinçlenme 2017'de tam bir bilgide arınma yılının yaşanmasını sağlayacak. Beslenme bilgilerinin iyi yaşamda etkili olmadığını fark eden herkes doğru bilginin peşine koşacak.
Peki beslenme biçimimizi nasıl şekillendirmeliyiz? Ne yemeliyiz? Nasıl bir yöntem uygulamalıyız? Hangi besinleri seçersek vücudumuzun yağ yakma kapasitesini artırabiliriz? İşte 2017'de iyi yaşamı hayatınıza geçirmek için altın kurallar.
Detoks sularını bir kenara atın
Zayıflamak ve toksin atmak için uygulanan sıvı detoksları vücutta su ve kas kaybına yol açıyor. Ama yağ yakımı sağlamıyor. Sıvı detokslar sonrasında deride buruşmayı engellemek ise imkansız. Detoks sonrasında karaciğer fonksiyonları bozuluyor, yüzde ve vücutta lekelenmeler oluşuyor. Ayrıca metabolizmamıza uygun olmayan bu detokslar sindirim sistemimizi de olumsuz etkiliyor, kabızlığı tetikliyor. Suyu çıkartılarak vitamin değeri oldukça azaltılmış sebze ya da meyve suları yerine besinin taze, doğal ve mevsiminde tüketimini benimsemek uzun vadede çok daha yararlı bir yağ yakma sistemi. Brokoli, lahana, pırasa, kuru soğan, sarımsak, rezene, karnabahar, kabak, bezelye, dereotu, roka, taze nane, turp, pancar, limon ve domates toksin atımında daha sık tercih edileceğiniz sebzeler.
Daha az kırmızı et tüketin
Kırmızı ette bulunan doymuş yağ asitleri kalp hastalıkları için risk. Bu yüzden kırmızı et seyrek ve az miktarda tüketilmesi gereken bir protein kaynağı.
Bu etlerde parazit ya da deli dana mikrobu bulunabiliyor, hayvana verilen antibiyotik ve hormonlar da bedenimizde kanser tehlikesi yaratıyor. Eğer kırmızı etten vazgeçemiyorsanız kuzu ve keçi etleri daha sağlıklı seçimler. Çünkü bu iki et hormona gerek duyulmadan kesilen hayvanlara ait olduğu, besinsel içeriği açısından zeytinyağına benzer sağlıklı yağ asitlerini yapısında bulundurduğu için yağ yakma açısından daha kıymetli. Keçi ve kuzu eti çocukların büyümesinde değerli, kalp ve kanser dahil hastalıklardan korunmada da iyi protein kaynağı alternatifi diyebilirim.
Yemeklerinizi taze ve günlük hazırlayın
Manav ve marketten maksimum bir haftalık alışveriş yapın. Tüketebileceğiniz kadar sebze, meyve, süt ürünü ve beyaz et alın. Yiyebileceğiniz kadar yemek hazırlayın. Buzdolabında uzun süre yiyeceklerinizi bekletmeyin ve her hafta buzdolabınızı tamamen temizlemeye özen gösterin. Her gün taze hazırlanmış yemek yemek daha sağlıklı yaşamın anahtarı.
D vitamini kürleri yapın
Ülkemizde D vitamini eksikliği yaygın. En güzel D vitamini kaynağı güneş. Kışın güneş ışınları eğik geldiği için D vitamini oluşumu yetersizdir, esmer tenlilerde ışının etkisi daha az olacağından biraz daha fazla güneşten yararlanmaları gerekmektedir. Yaşlanma ile deri inceldiğinden vücudun D vitamini oluşturma yeteneği de azalmaktadır. D vitamininin etkin olabilmesi için öncelikle vücutta aktif hale gelmesi gerekmektedir. Bunu vücut böbrekler ve karaciğerler yardımı ile bir dizi kimyasal reaksiyonla yapar. D vitamininin vücutta aktif formları kalsiyum metabolizmasını da denetlemekten sorumludur. Yemeklerinizi planlarken süt, balık, yumurta ve kuru baklagillerden yeşil mercimek ile nohudu düzenli yemeye özen göstermelisiniz. Güneş ışığından yararlanmayı unutmamalı, güneşin dik geldiği zamanlarda 10-15 dakika kollarını ve bacaklarınızı güneşlendirmelisiniz.
Yaşlandıran besinlerden uzak durun
Kilo almada sadece kalori hesabı değil yiyecek seçiminiz de önemli. Rafine edilmiş tüm yiyeceklerin içinde bulunan besin bileşenlerinin ana yapısı kırıldığından bu besinler vücutta doğal gücünü gösteremez, sadece boş kalori sağlar, kilo almayı tetikler. İşlenmiş et çeşitleri, doymuş yağ içeren tereyağı, palm yağı gibi yağlar, trans yağ asidi içeren kırmızı etin yağlı kısımları, beyaz etlerin derileri ve hazır paketlenmiş pastane ürünleri vücudun yağ yakım modunu değiştirerek hem zayıflamayı zorlaştırır hem de kilo almayı hızlandırır.
Daha sık balık yiyin
Doğal iyot minerali kaynağı olan balık bolca fosfor da bulunduruyor. Bilinenin aksine sadece somon balığı değerli değil. Deniz balıklarının her biri sağlıklı beslenme açısından önemli. Balık eti doymuş yağ içermiyor, bolca omega 3, EPA, DHA ve fosfolipit barındırıyor, bu sebepten de felç başta olmak üzere serebrovasküler hastalıklara karşı koruyucu. Haftada iki kere değil en az dört-beş kere tüketilmesi önemli.
Susamadan su için
Günde sekiz bardak su içmeyi ihmal etmeyin. Susamadan su içmeyi alışkanlık haline getirirseniz dolaşımınız hızlanacak, kanın akışkanlığı artacak, toksinlerin vücuttan atımı kolaylaşacak ve vücudunuzun ısı dengesi korunarak metabolizmanın yavaşlaması engellenecektir. Suyu oda ısısında tercih etmek, yemek öncesi ve yemek aralarında tüketmek ve 3 litrenin üzerinde içmemeye dikkat etmek önemli.
Süper besinleri keşfedin
Vücudunuzun yağ depolamamasını istiyorsanız; mideyi koruyan, yağ yakımını arttıran elma sirkesi, kanserden koruyup vücudun yağ depolamasını önleyen zerdeçal, kısa sürede vücudun iç temizliğini sağlayan limon, kas gücünü arttırıp spor yaparken performansı güçlendiren pancar ve bağışıklığı dinamit gibi yapan kemik suyunu mutfağınızın baş köşesinde bulunmasına izin vermelisiniz. Güne aç karnına limonlu su içerek başlamak, yemeklerden önce bir tatlı kaşığını geçmeyecek şekilde elma sirkeli su içmek, yemeklere ve yoğurda taze zerdeçal rendelemek, salatalara pancar eklemek ve haftada bir-iki kere bir fincan kemik suyu içmek sağlıklı yaşamın vazgeçilmezleri.
Doğallığı seçin
Bol taze sebze alın. Sebzeler tüketildiğinde insülin hormonunun gün içinde aşırı salgılanmasını kontrol ederek doymanızı kolaylaştıracaktır. Taze meyveler en sağlıklı yağ yakıcılar. Taze meyveler bol miktarda vitamin, mineral, antioksidan, polifenol ve diyet lifi içerdiğinden diğer früktoz kaynaklı endüstriyel şekerler gibi insülin hormonunun fazla salgılanmasını önler. Çiğ kuru yemişler glisemik indeksi düşük doğal antioksidan kaynakları olduğundan kan şekerini de kontrol etmede etkili besinlerdendir.