Otomobillere bir haller oldu. Günümüz otomobilleri artık konuşuyor. Sürücü olmadan kendi kendine gidebiliyor. Trafikte araç sollayıp, acil bir durumda otomatik fren yapabiliyor. Kendi kendine park etme özelliğini de unutmayalım.
Yani düne kadar bilimkurgu filmlerinde gördüğümüz otomobillerin hepsi gerçek oldu. Ancak, otomotiv markaları şimdi de geleceğin otomobilleri için çalışıyor. Özellikle fuarlarda tanıttığı konsept modellerle, ileride üretmeyi planladığı otomobillerle ilgili ipuçları veriyor. Aynı zamanda tüketicilerin de tepkisini ölçüyor. Yolculuğun geleceğiyle ilgili önemli fikirler veren konseptleri inceledik.
GÖZ HAREKETİYLE KUMANDA
Audi, iki yıl önce tanıttığı ve gelecekte uzun yolculuklar için kullanılabilecek bir konsept otomobil olan Aicon'dan sonra, şimdi geleceğin mega şehirlerinde daha kısa yolculuklar için kullanılabilecek konsept otomobili AI:ME'yi tanıttı. Yüzde 100 elektrikli AI:ME'nin, fütüristik bir tasarıma sahip dışı, bir bilimkurgu filmini andırsa da, içi günümüzdeki bir lounge göz önüne alınarak tasarlandı.
Dört kişinin rahatça oturabildiği ve oturma alanlarının yolcular tarafından diledikleri şekilde oluşturulabildiği AI:ME, dördüncü derece otonom sürüş sağlıyor. Bu şu demek, otomobil şehrin bir bölümü, otoyollar gibi izin verilen bölgelerde sürücüsüz olarak yol alabilirken, bu bölgelerin dışına çıkıldığında bir sürücüye ihtiyacı oluyor. Bu nedenle, AI:ME'de, gizlenmiş ve istenilen durumlarda ortaya çıkabilen direksiyon bulunuyor.
Yolcular AI:ME'nin iç alanında yer alan tüm bilgi ve eğlence sistemlerini sesle, göz hareketleriyle veya dokunmatik ekranlardan kontrol edebiliyor. Audi, bu konsept otomobili ev ve ofisin yanında, üçüncü bir yaşam alanı olarak konumluyor. Bu nedenle, otonom sürüş sırasında yolcular araç içinde yemek yemek, VR gözlükler ile video izlemek, konser salonu kalitesinde müzik dinlemek gibi diledikleri şekilde zaman geçirebilecek.
DİJİTAL DİREKSİYONU VAR
Volkswagen ID Ailesi'nin son üyesi olan ID. ROOMZZ modelinin, 2021'de Çin'de satışa sunulması planlanıyor. Araç kişiselleştirilebilen farklı iç konsept seçenekleri sunarken, koltuk konfigürasyonları yalnızca yolcuların isteklerine göre değil, ilgili sürüş moduna göre de uyarlanabiliyor. Yani, tam otomatik sürüş moduna geçildiğinde koltuklar 25 derece içeriye döndürülerek otomobilde iletişime elverişli, salon gibi bir atmosfer yaratılabiliyor.
Otomobil tam otomatik sürüş modundayken, ID. Pilot Relax modu yolcuların koltuklarını kendi ihtiyaçlarına göre ayarlamalarına da imkân tanıyor. Bu modda koltuk dik bir pozisyondan yatık bir pozisyona geçirilebiliyor.
Manuel ID. Drive modunda, dijital kokpit direksiyonla birlikte sürücünün önünde havada duruyormuş gibi bir izlenim veriyor. Dijital kokpit tamamen camdan yapılmış bir ön panelden oluşuyor. Dijital direksiyon ise konsept olarak panele entegre edilmiş durumda.
2035'DE LÜKS OTOMOBİL YORUMU
DS X E-TENSE adı verilen elektrikli konsept DS Automobiles'ın 2035 yılı lüks otomobil vizyonunu gözler önüne seriyor. İki adet elektrikli motor tamamen elektrikli DS X E-TENSE'e benzersiz bir performans kazandırıyor. Araç, sürüş keyfi ile otonom sürüşü tek bir gövdede harmanlıyor.
Bu rüya otomobil, DS döşeme ustaları tarafından yapılan ve Maison Lemaiè atölyelerinde üretilen tüy işlemeli dokuma deri gibi çözümlerle tamamen ayrıcalıklı bir dünyanın kapılarını aralıyor.