SABAH'ta iki gündür yayınlanan Mehmet Ali Aydınlar-Murat Özaydınlı diyaloğunu nasıl yorumluyorsunuz?
Futbol Federasyonu ve Fenerbahçe'nin ileri gelenleri anladığım kadarıyla kapalı kapılar ardında anlaşmışlar. Bizim, spor kamuoyunun ve Fenerbahçe taraftarının aylar sonra SABAH'tan öğrendiği bu haber çok tuhaf. Üstelik Murat Özaydınlı'nın, Futbol Federasyonu'ndan gelen paraların şike işlerinde kullanıldığını ima etmesi, daha da düşündürücü. Aslında Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar'a fazla kızamıyorum. Zira düşme kalkma kararlarını sezon sonunda açıklayacak olmaları ve bunun sebepleri SABAH gazetesinde ortaya çıktı. O da Türk futbolunu, ekonomiyi ve naklen yayınları düşünmek zorunda. Ama ne olursa olsun şeffaflık ilkesi adına bu durum hem spor kamuoyuna hem de Fenerbahçe taraftarına açıklanmalıydı.
8 kişi için tahliye kararı verildi. Ancak 'çete' ile suçlanan isimler hala tutuklu. Bu tablo hakkındaki analiziniz nedir?
Meclis'in ikinci defa Cumhurbaşkanımıza gönderdiği kanun, Anayasa Mahkemesi'ne itiraz edilmediği için geçerlilik kazandı. Durum böyle olunca da iddianamede sadece şike eylemlerine karışmış olanlar için tahliye kararı çıkması çok normal. Ne kadar eleştirirsek eleştirelim, yasama organı parlamentodur ve kanunu beğenmesek de bu yasaya vatandaş olarak uymak zorundayız. Asıl sıkıntı bundan sonra Metris'te kalanlar için başlıyor. Zira iddianamede birçoğuyla ilgili örgüt suçlaması var. Bu kişilerin örgütlü suç işleyip işlemediklerine de karar verecek yegane kurul mahkeme ve onun yargıçladır.
Son günlerde gündemdeki 'Temiz Krampon- Ergenekon' bağlantısı savını siz de önceki gece dile getirdiniz. Bu konuda ve Bedrettin Dalan'ın Beyaz Tv'deki programınıza bağlanması sonrası yorumunuz nedir?
AKP Milletvekili Şamil Tayyar verdiği bir röportajında, Ergenekon zanlısı Bedrettin Dalan'la şike sanıklarından birinin Belarus'un başkenti Minsk'te buluştuğu ve aralarında para alışverişi olduğu şeklinde bir iddiada da bulundu. Bedrettin Dalan da bu iddiayı reddetti. Ama ben Dalan'a inanmak zorunda değilim. Beyaz Tv'deki yayında bana Belarus'da olmadığını söyledi. Oysa ki, son aylarda kendisi Belarus'ta sık sık görülmüş. Metris'te bulunanların Ergenekon bağlantıları olup olmadığını ortaya çıkarmak ve delillendirmek Türk güvenlik güçlerinin görevidir. Eğer böyle bir bağlantı ortaya çıkarsa olay çoktan spor olayı olmaktan çıkar memleket meselesi haline gelir.
Beşiktaş Yönetimi ile tahliye olan Tayfur Havutçu'nun ilişkisi bundan sonra nasıl olmalı?
Beşiktaş Tayfur Havutçu'ya, 'Sezon sonuna kadar dinlen' demelidir. Zira Havutçu'nun şu andaki konumu ve psikolojisi hocalık yapmaya uygun değil. Şayet Tayfur Hoca aklanırsa önümüzdeki yıl da ahde vefa örneği olarak Beşiktaş'ın başına getirilmelidir.