Önce Okan Alkan'ı tebrik etmek lazım. Adı, sanı şimdiye kadar bilinmeyen gencecik bir oyuncu, sanki 40 yıldır Fenerbahçe'de oynuyormuşçasına gecenin en başarılı ismi oldu. Fenerbahçe dün gece kazandı ama geleceğe yönelik çok önemli tehlike sinyalleri var. Bilica ve Lugano'da eski hastalıklar yeniden nüksetmiş. Verdikleri toplar hep rakibe. Yan toplarda çok fazla yerleşim hatası yapıyorlar. Mesela Manisaspor'un beraberlik golünde Lugano geç kalıyor. Lugano ve Bilica'nın bu zafiyetleri geçen sezonun ilk devresinde de çok görüldü. Öyle enteresan ki maç 1-1'ken ve dakikalar 60'ı gösterirken Fenerbahçe defansının arkasına atılan bir topta Bilica geç kaldı ama genç kaleci Mert, üstelik sakat sakat oynayan Mert belki de dün geceyi kurtardı.
Tabii ki olumlu sinyaller de var. Niang klasını dün gece attığı gollerle gösterdi. Kesinlikle çok faydalı ve önemli bir transfer. Zaman zaman ileride yalnız kalsa da suç onun değil. Orta sahadan istediği desteği alamıyor. Alex attığı gol dışında sahada yok. Yorgun veya isteksiz. Sanki Fenerbahçe'de son dönemlerini oynuyor gibi.

TAKIM SAVUNMASINI EZBERLETMELİ
Fizik olarak da Fenerbahçe'yi çok iyi bulmadık. Ama hafta içi 120 dakika oynamış bir takıma bu konuda fazla eleştiri getirmemek lazım. Kim ne derse desin Fenerbahçe'nin kadrosu son 20-30 yılın en iyi kadrolarından biri. Fakat Lugano ve Bilica disiplinsiz oynamaya devam ederlerse Fenerbahçe her maçta çok önemli defans zafiyetleri gösterir. Ayrıca Aykut Kocaman'ın, top rakipteyken takımına takım savunmasını daha iyi yapmalarını ezberletmesi şart. Çünkü dün gece 60. dakikadan sonraki bölüm bir daha kolay kolay yaşanmaz.
İsaac golü atsa belki de sonuç çok farklı olurdu. Ya da her zaman dün geceki Manisa kalecisi gibi bir kaleciyle oynayamayabilirsiniz.
Manisaspor defansı ve kalecisi yüzünden maçı verdi. Ama özellikle baktığımızda geçen seneden çok daha iyi durumdalar.
Gelelim Halis Özkahya'ya... Bir iki ufak hatası dışında çok başarılıydı. Seyirci yok, maç kolay ama yiğidin hakkını da yiğide vermek gerek.