Türk futboluna LigTv tarafından korkunç bir para pompalanmaya başlıyor. Türk futbolunun asla haketmediği bu abartılı rakamlar yine Türk futbolunun geleceğini de değişterebilir. Tıpkı "Bakarsan bağ, bakmazsan dağ olur" misali gibi. Federasyon bir taraftan yabancı sayısını arttırırken büyük paralarla önemli transferler yapıldı. Eskiden önemli transferleri sadece üç büyük kulüp yapabilirken, artık Anadolu takımları da ses getirecek transferlere imza atıyor. Kağıt üzerinde baktığımızda en sıradışı ve en çarpıcı transferleri yapan takım Beşiktaş gözüküyor. Üstelik oynanan maçlara baktığımızda da Beşiktaş form olarak bir adım önde. Ama bunlar bugün için böyle. Lig uzun bir maraton. Kağıt üzerinde parlak transfer yapmak demek ligde de başarılı olmak anlamına gelmiyor. Takım olamazsanız, o müthiş transferler birer çıbanbaşı haline gelirler. Örnek mi istiyorsunuz? Quaresma ve Guti, kariyer olarak son yıllarda ülkemize gelen yabancılar içerisindeki en önemli isimler. Beşiktaş'ı bir yere taşırlarsa camia önce onların, sonra Schuster'in, sonra da Demirören'in heykelini diker. Ama işler bir ters gitmeye başladığında aynı isimler sokağa çıkamayacak duruma gelirler.
F.BAHÇE VE G.SARAY'DA İKİ TESTİDEN BİRİ KIRILACAK
Fenerbahçe ve Galatasaray için durum çok sıkıntılı. Başkanlarının ve hocalarının başarısız olmak gibi bir lüksleri asla yok. Dolayısıyla iki testiden biri sezon sonunda kırılacak gibi görünüyor. Bursaspor ise geçen yılki başarısını veya hiç olmazsa ilk üçteki yerini korumak zorunda. Alınan Arjantinliler'in ne kadar uyum sağlayacakları da koskoca bir soru işareti. Sonuçta her takımın her takımdan puan alabileceği bir lig haline gelebiliriz.
Bu büyük paraları doğru kullanmak dem e k hem ligin kalitesini arttırmak hem de Türk futbolunu bir yere taşımak demek olur. Ama bu paraları har vurup harman savurursanız hep beraber iflas ederiz.