Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ERSİN RAMOĞLU (GÜNEY)

Milleti silkeleyen CHP’li başkanlar

FETÖ firarisi Burak Akbay'ın "Sözcü'sü, Ekrem İmamoğlu'nun "Nefes"i (Odatv istediği kadar inkâr etsin), asırlık "Cumhuriyet" ve diğer sol medya, Erdoğan'a her gün ayrı ayrı çemkiriyor.
Ertuğrul Özkök bile kuyruk acısını internet sitelerine taşıdı.
Aynı tipler CHP'li belediyelerin yaptığı vurgunu görmezden gelerek halktan gizliyor.
Bunların yaptığı gazetecilik bu kadardır işte.
CHP, belediyelerin hırsızlık üssüne dönüştü.
Milleti nasıl silkelediklerini belgelerde gördük.
Misal, CHP'li Zeydan Karalar...
Belediyeyi peşkeş çektiği kişiler belgelerde var.
Sayıştay elemanları iş olsun diye inceleme yapmış.
Gelmiş kaburga yemiş gitmiş.
Belediyeleri denetleyen iki kurum var.
Biri Sayıştay, diğeri bakanlık müfettişleri...
Sayıştay müfettişlerinin iki denetim şekli var.
Biri hukuki denetim, diğeri de yerindelik denetimi...
Sayıştay, belediye başkanının yaptığı harcamanın gerekli olup olmadığına da bakmak zorunda.
Ama maalesef bakmıyorlar, hediyesini alıp gidiyorlar.
Zeydan Efendi, belediyeye boşuna mı Sayıştay'dan birini aldı.
"100 bin kahveyi niye aldın?" diyen oldu mu?
Yoldaşı Süleyman Kirici'ye verdiği 50 bin adetlik ramazan kolisinden kaçının dağıtıldığı soruldu mu?
Tabii ki hayır.
Belki bakanlık müfettişleri sormuştur...

***

Bakanlık müfettişler, alımlardaki naylon faturalara bakmalı.
Naylon faturanın da iki farklı türü var...
Biri tabela şirketlerine kestirilen faturalar.
Diğeri komisyon ödenerek kesilen faturalar.
Kasa bu faturalar sayesinde yağdan kıl çeker gibi boşaltılıyor.
Tabela şirketlerini tespit etmek iki seneyi bulur.
O zamana kadar da atı alan Üsküdar' ı geçer.
Tabela şirketleri çaycı, çorbacı, uyuşturucu bağımlılarına ya da mezar taşlarına kurduruluyor.
100 liralık çimentoya 150 liralık fatura kestirirler.
Naylon faturayla kasadan 150 lira çıkmış olur.
Naylonu tespit etmek de zordur.
Başkan "Aldım kullandım" der.
Başkanlar belediye şirketini kontrolsüz para çalmak için kullanır.
Hizmet yapmadan vatandaşı hep silkeler dururlar...

***

KİT'ler için Meclis'te komisyonlar vardır.
Orada yöneticiye çatır çatır hesap sorarlar.
Belediye İktisadi Teşebbüslerine hesap soran yok.
Başkan "On bin ekmek yapıp sattım" dese kim bilecek?
Arı Yemekçilik'in sahibi Süleyman Kirici, yoldaşı Zeydan Karalar'dan milyarlık ihaleler aldı...
Zeydan Başkan'a "Lagos Balık"ta özel oda açtı.
Herif gizli görüşmelerini burada yapar, misafirlerini burada ağırlar.
O odanın dili olsa da konuşsa...
Ne filmler döndüğünü bir bir anlatsa.
Ali Demirçalı, Zeydan Karalar'a bu odada skandal laflar etmiş.
Zeydan Efendi'nin kıpraşması zor ama herifin ar damarı yok ki.
Belediyeyi nasıl talan ve vurgunun merkezi yaptığını elimize geçen yeni belgelerden daha iyi gördük.
Karalar ve oğlunun, kamunun emanet paralarını halka hizmet için değil kendini ve yandaşlarını zengin etmek için nasıl pervasızca harcadığını belgelerden gördük.
Umarız inceleme yapan mülkiye müfettişleri de görmüştür.
Herif 6 Şubat felaketini bile soyguna kılıf yapmış be.
Bir 400 kilo balık meselesi var ki evlere şenlik.

***


NE İSTEDİ DE ALAMADI
Odatv, Denizbank ile niye uğraşıyor?
Ne istedi alamadı. Denizbank'tan da işi belden aşağı vurmaya kadar getirdi.
"DenizBank değil AteşBank..." Soner Efendi bu ne şimdi?
Odatv yazınca içime hep kurt düşer benim.
Siz de sorgulayın olur mu?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA