Tüccarlığı bırakmayan CHP'li Yüreğir Belediye Başkanı Ali Demirçalı, diğer adıyla "Cin Ali" ve Sarıçam Belediye Başkanı Bilal Uludağ ve ekibinin yaptığı cinlikleri yazacaktım.
Demirçalı'dan başlayalım...
Sorularımıza yanıt almak için Cin Ali'ye ulaşamadık.
Başka cinlikler peşinde olduğu için ulaşılmaz oldu.
Ben Ali'yi ihale için aramamıştım...
Kendisi hakkındaki iddiaları sormak istedim.
Telefona bakmazsa halka açık köşemizden sorarız.
Yani paşa gönlü bilir...
Bu tipler böyledir, menfaati olmayan telefona bakmazlar!
Cin Ali boşuna mı "rüşvetten" ağır cezalık olmuş.
WhatsApp üzerinden sorduğumuz soruları da cevapsız bıraktı.
Sorulara vereceği cevabı yok galiba. Neyse...
İster cevap versin isterse vermesin...
SABAH'ın kapısına dozerle dayanana kadar devam!
"Dozerle yıkmak için gelecektim" demiştin bekliyoruz.
***
Birinci iddia şu:
Mobilyacılar Sitesi'nin Güzelevler Mahallesi'ndeki yeşil alanları numaratajla imara açtığın iddiası doğru mu?
Yeşil alanlar kaçak dükkânlarla dolmuş öyle mi?
Mahmut Çelikcan döneminde park olan bu yerleri paraya bastırana satmışsın diyorlar; bu doğru mu?
Tarım alanlarını da imara açmışsın.
Sen neymişsin be Cin Ali...
Kozan Çarşısı'nda yeğenine arsa toplatıyormuşsun.
Daha vahim iddialar da var, ama onları sonraya bıraktım.
Bu iddiaların araştırılmasını müfettiş ve savcılara havale ettim.
Bir diğer iddia da DEM'lilerden.
Biri "10 kişi gönderdim işe aldı... Destek verdik alacak" dedi.
Oğlunun çöpe verilmesine içerleyen biri hesap soracakmış.
Cin Ali, AK Partilileri çıkarıp yerine DEM'lileri mi aldın?
Bakanlık müfettişleri ve savcıları neredesiniz?
***
DERAY YURDAKUL
"Fizan'da olsa bile yanına gidebileceğim sevdiklerim var, bir de dibimde dahi olsa görmeyeceklerim..."
Bana da uyan özel bir söz bu.
Yazar ve sunucu zarif hanımefendi geçen hafta sonu "Nöbetçi Gözyaşları ve D'li Cümleler" isimli iki kitabıyla SABAH'a geldi. Uzunca bir sohbete koyulduk.
Ben konuştum o dinledi.
Bir ara söz, rahmetli anacığıma ve babama geldi.
Deray Yurdakul'un gözleri buğulandı.
Gözyaşları vicdan suyudur bilirim.
Daha kitaplarını okumadan güzel yüreğini gördüm Deray Hanım'ın.
Gitmeden önce ona anacığımın adını taşıyan "Hatice Ana Üzümü"nden ikram ettim...
Çok beğendiğini söyledi...