Kemal Kılıçdaroğlu'nun PKK sevdası çok eskidir.
Bay Kemal, SSK müdürü olduğu 1992-1999 yılları arasında kuruma PKK'lılar ile yakın akrabalarını doldurdu.
Kılıçdaroğlu'nun amca oğlu İbrahim Karabulut, PKK'nın Hamburg temsilciliğini yapan isimdi.
Kılıçdaroğlu her Almanya seyahatinde amcaoğlu ile buluşup görüşürdü.
Kuruma aldığı 22 personel arasında bulunan Ali Osman Pehlivan isimli terörist, PKK'nın dağ kadrosundandı.
Bay Kemal, Pehlivan'ı SSK'da "kilit" bir görev olan Ankara Dışkapı Hastanesi ayniyat bölümünün yetkilisi yaptı.
Mersin Belediye Başkanı Vahap Seçer de PKK'lı Gündeş'i basın daire başkanı yaptı.
Gündeş de Mersin'de at oynatıp durdu.
Ali Osman Pehlivan, SSK'ya ait 10 telsizi PKK'ya verdi.
Gündeş de Mersin'i PKK afişleriyle donattı.
***
Rahşan affı çıkmasaydı Kılıçdaroğlu kodesten çıkamazdı.
Adam afla SSK'daki yolsuzluklarından yırttı.
Bay Kemal söylediği gibi dürüst biri de değildir...
PKK'lıları açıktan işe yerleştirmesi başlı başına suçtu.
Sarf malzemelerini ihalesiz alıp SSK'yı milyarlarca lira zarara uğratmıştır.
DGM Savcılığı, SSK'daki vurgunla ilgili 60'a yakın firma yöneticisinden 29'unu mahkûm etmiş, geri kalanın cezalarını ertelemişti.
Tanesini 22 dolardan ithal edilen stentleri devlete 2450 dolardan satan adamdır Bay Kemal...
Yazar
Süleyman Yeşilyurt, yüzlerce baskı yapan
"Çarkçı Kemal" isimli kitabında KK'nın benzeri yüzlerce usulsüzlüğünü belgeledi.
Bay Kemal şimdi de FETÖ'nün yarım bıraktığı savunma projelerini tasfiye etme işini sonuçlandıracak, FETÖ ve PKK'lıları serbest bırakarak Türkiye'yi iç savaşa hazırlayacak.
Şimdiki planı da bu.
***
Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hazırladığı iddianamede Bedrettin Gündeş'in örgüt bağlantısı ortaya kondu.
Fotoğraflarla da belgelendi. CHP ve İP'in Mersin'de kimlerle yol yürüdüğü anlaşıldı.
Kurban Bayramı'nda şehri donatan Vahap Seçer imzalı afişleri hazırlayan da Bedrettin Gündeş'ti.
Dört bir yana asılan afişlerde
"Paylaşmanın, Kavuşmanın, Kaynaşmanın Bayramı" sözcüklerine yer verilmiş, her kelime PKK'nın renklerine boyanmıştı...
Yukarıdan aşağı okuduğunda ise afişlerde PKK kelimesi açıkça yazılmıştı.
Gündeş'in PKK içindeki aktif görevi, turuncu listedeki örgüt üyeleriyle fotoğraflarına yer verildiği, Kandil'e gidip geldiği iddianamede yer almıştı.
Gündeş'in, çukur eylemleri sırasında PKK'lılara,
"Parke taşlarını çıkarıp polislere atın" şeklinde taktik verdiği de.
İstanbul, Adana, İzmir ve Ankara belediyelerinde kaç PKK'lı var?
Seçer, itfaiyedeki tecrübeli personeli çıkardı.
Yerlerine aldığı acemiler yüzünden çıkan yangınlarda ikisi çocuk 7 kişi yanarak hayatını kaybetti.
***
Bir de Adana'da yılan hikâyesine dönen billboard meselesine bakalım...
Adana cadde ve sokakları, bulvarları Kılıçdaroğlu ve Akşener'in afişleriyle dolu.
CHP'li Zeydan Karalar iki yıldır billboard ihalesini bunun için yapmadı.
Kamu kaynakları
"işgaliye" adı altında peşkeş çekildi.
19 Nisan'da yapılacak ihale yine ertelendi.
Adana'da afişlere bakan Erdoğan'ın seçime girmediğini sanır.
Billboardlar CHP ve İyi Parti'yle kapatıldı...
Durum eşitlik ilkesine de aykırı.
Bu kepazeliğe dur diyecek kimse yok mu?
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın afişleri Yüreğir'in ara sokakları dışında bulvarlar ve caddelerde niye yok?
Durum İl Seçim Kurulu Başkanı, Vali ve AK Parti teşkilatının dikkatinden mi kaçtı?