Bugün üç olaya değineceğim. Biri PKK'nın arka bahçesi CHP'ye... Diğeri 'çantacılara!' Üçüncüsü de ABD konsolosundan rüşvet isteyen bir CHP'linin yakınına...
***
PKK, CHP'nin oksijen tüpüdür. Bunun lamı cimi yoktur! Nokta, deyip geçin! Kurulan tezgahların, söylenen yalanların amacı belli. Bay Kemal 2021 bitmeden erken seçim olsun istiyor. Salgın bittiğinde seçim kazanma şansı kalmayacak çünkü. PKK'dan sonra sırtını virüse dayayan muhalefetin bu planı da boşa çıkacak! 120 milyon aşı virüsü bitirir!
Fuat Avni'den medet umanlar şimdi "mafya" dedikleri kişiye bel bağladı. Yani muhalefet b.k çukuruna düştü. Mafyanın her dediğini doğru kabul etmeleri bundan.
Biden'in, "Erdoğan'ı devireceğiz" sözüyle başladı her şey… CHP'liler darbe istedi. Emekli generaller bildiri yayınladı. Viranşehir savcısı harekete geçti... Akşener,
Rize'de provokasyona kalktı. AA muhabiri ise Karlov benzeri bir suikast yapmak istedi. Yönetimi kandırabilseydi eğer basın toplantısını canlı yayınlatacaktı. Kıyameti böyle koparacaktı... Yemedi.
Kısacası her şey planlı...
Dubai'de Türkiye için bir masa kuruldu. Oradan saldırıyorlar.
Masayı
CIA ve MOSSAD yönetiyor. ABD ise para dağıtıyor. Satın aldıkları gazetecileri, siyasetçileri de masaya dahil ettiler. "Dubai Masasına" Türkiye'deki kriptolardan bilgi yağıyor. Onlara CIA bin katıp operasyon çekiyor. Yakında kanlı suikastlara da başlarlar. Niyetleri otorite boşluğu yaratıp Türkiye'yi denizlere ayak basamaz hale getirmek. Milli insanları yıpratmak! FETÖ ve PKK ile mücadeleyi pasifize etmek, 15 Temmuzda tasfiye edilen ABD ekiplerini eski yerlerine yerleştirmek. Tezgah büyük yani…
***
Adana Büyükşehir çalışanları yol kenarındaki tel örgüleri çalıp sattı. Başkan Zeydan Karalar bir arkadaşına dönümü 15 bin liradan aldırdığı 1. sınıf tarım arazisini dönümünü yüz bin liradan belediyeye kakaladı. Ödenen 2.5 milyondan herkes payını aldı. Milyonlar harcanan Kent Meydanı gayrimeşrulara yuva oldu... Karalar'a hesap soran yok ama! Adam milletin parasını çekinmeden çarçur ediyor. Uyduruk '
Sahra Hastanesi' için harcanan milyonların da hesabı sorulmuyor... Neden?
Asıl rezalet ise ABD konsolosluk binası için istenen rüşvet yüzünden çıkacak. ABD ile diplomatik bir kriz yaşamak an meselesi. Çünkü CHP'li belediye konsolostan rüşvet istedi. Başkanın bir yakınından söz ediliyor.
Yeni konsolosluk binası için ABD geçen yıl Ahmet Nuri Sabuncu'ya ait araziye 200 milyon lira ödedi. Bakanlıklardan gerekli izinler de alındı.
Sıra 1/5000'lik plana gelince CHP'deki rüşvetçi devreye girdi. Bu yeni CHP'lilerin leş kargasından ne farkı var?
***
Köşemin müdavimleri Karteks'in sahibi Halil Kadı'yı yazdığımı bilir. Adam bu yüzden cezaevine girmiş. Kendisi böyle diyor. "O yazılar yeni yatırımlara da engel oldu." Bu ifade de ona ait. Bölgenin en büyük entegre kağıt fabrikası için adama hazine arazisi lazım... Ama yediği FETÖ damgası buna engel oldu. Tesis binlere ekmek kapısı olacaktı, üstelik bütçe açığını da kapatacaktı. Ama vebalı gibi adamdan kaçıyorlar.
Yüksek Yargı; Kadı'nın yargılandığı FETÖ davasından beraatını istemiş.... Beraat etse bile yine kulp takarlar diyor. Zengin FETÖ'cüler için yargıda kurulan havuzlar var... Orada da milyarlar dönüyor. Halil Kadı'dan bile 'davanı bitireceğiz' diyerek 835 bin dolar alan bir savcı eşi var... Böyle dedi Halil Kadı...
Hepsini tek tek yazacağım.
Müteahhitlere dadanan 'çantacılar' da var...
Onlara da gününü göstereceğim…