Kadir Erol...
Samsun Çarşamba doğumlu...
Kasım'ın son gününde Adana'da yakalanıp gözaltına alındı.
Karakolda 'Ekrem İmamoğlu'nun yakını olduğunu söyleyince CHP'liler ayağa kalktı...
Çok sayıda sabıkası olan bu gencin İmamoğlu ile gerçekten bir yakınlığı var mı?
Bunu bilmiyoruz!
Ancak Kadir isimli gencin ikamet adresi İstanbul/ Beylikdüzü Villa 4 AC dir.
Şahıs kendini önce doktor olarak tanıtmış, adliyede ise 'emlakçıyım' demiş.
İstanbul Beylikdüzü'nde oturması ve emlakçılık yapması hani İmamoğlu'nu çağrıştırmıyor da değil.
Bu genç 2013 yılında başkasının kimlik bilgilerini kullanarak sınava girmiş.
2018 ve 2019 yıllarında da İstanbul'daki evini bir vatandaşa kiralamış, parasını almış ama evi şahsa teslim etmemiş.
Adamın tehdit, hakaret, dolandırıcılık, kasten yaralama, mala zarar verme, ailenin korunması, kasten yaralama ve kişilerin huzurunu bozmak suçlarından tam 19 sabıkası var.
Karakola düştüğü gece iki polis memuru aralarında;
"Ulan adam Ekrem İmamoğlu'nun yeğeni... Yapmadığı pislik kalmamış... Yolu Adana'ya düşmüş ve polis kontrolünde yakalanmış... Telefon etmeyen kalmadı. Sigara içmesi için bile aracı oldular!" şeklindeki konuşmaları duyulmuş.
Kadir Erol, gerçekten İmamoğlu'nun yakını mı?
Yoksa adını kullanan bir sahtekar mı?
***
Kimse
Sinan Aygün ve
Mansur Yavaş olayını basit bir rüşvet olayı sanmasın.
Bu maske olabilir.
Duyduğuma göre işin aslı başka.
Ajanların ve kriptoların işgaline uğrayan CHP'de yaşananlar bir ABD ve İngiltere savaşıymış.
Rüşvet ise teferruatmış.
Böyleyse savaş daha da büyüyecektir.
Ama yakında her şey ucuzlar.
Kılıçdaroğlu'na gelince; o
'rüşvet' skandalını örtmenin peşinde!
"Bu konu kapanmıştır" dedi.
Mesele anlaşılmıştır!
Şimdi yaz kızım:
Rüşvet vermek istemeyen Sinan Aygün'ün partiden ihracına, rüşvet talep eden Mansur Yavaş'ın başarılarının devamına...
Bu CHP
"Namus sözü" verip binlerce işçinin ekmeğiyle oynadı.
"Bedava ekmek, su ve süt" dediler, ama sözlerini tutmadılar, YPG'ye ise bir türlü
"terör örgütü" diyemediler...
Türkiye'yi batıya şikayet ettiler.
Mega yatırımlara karşı çıktılar.
Bunların rüşvet istemesi normaldir.
CHP yönetimi rüşvet iddialarını
"partinin yıpratılması ve karıştırılması için bir hamle" olarak niteliyor...
Meseleyi
AK Parti'ye yıkacaklar.
Rüşveti böyle örtbas edecekler...
***
Kemal Kılıçdaroğlu enteresan biridir.
Yalanlarla milleti kandırmayı biliyor.
Şimdi de
"Yapamazsınız', 'Yaptırmayız" diyor.
Müteahhitleri böyle tehdit ediyor.
'Biz iktidara geldiğimizde sizin bu aldığınız ihaleyi iptal ederiz' diyor.
Hangi icraatıyla iktidara gelecek?
Burası muz cumhuriyeti mi?
Dikili ağaçları söken zihniyettir bu.
Hem nasıl iktidar olacaklar?
ABD, Almanya, İsrail ve İngiltere yeni bir darbe mi yapacak yoksa?
Kemal'e böyle mi söz verdiler?
Bu millet CHP'ye iktidar vermez...
Belediyeleri şimdiden patladı.
CHP,
Abdullah Gül, Ali Babacan, Ahmet Davutoğlu ve
Sadullah Ergin gibi
kırk kişiyi yanına alsa ne yazar?
CHP'nin bir icraatı yok...
Olanlara da karşı çıkıyor.
Aha da listesi; Kanal İstanbul, Üçüncü Köprü, Marmaray, Avrasya Tüneli, Kuzey Marmara Otoyolu, Osmangazi Köprüsü, Yeni Havalimanı, Çanakkale Köprüsü, İzmir Otobanı, İHA-SİHA, Yerli Otomobil.
Karşı çıkmadıkları da var!
YPG, HDP, Sisi, Hafter ve Esed gibi...
Kısacası diktatör görmek isteyen Bay Kemal'e baksın.