Devlet bazen ölü taklidi yapar, yeri ve zamanı gelince balyozunu indirmek için!
O belediye başkanlarının başına da balyozu böyle indirdi.
Onlar kaldıkları yerden devam ettiler.
Kandil'e pide bile gönderdiler.
Ekrem'deki de ne cesaret!
Adam bunlar yüzünden devleti tehdit etti be!
Sen kimsin arkadaş!
Belki yalanlarınla, algı ekibinle milleti kandırabilirsin ama devleti değil!
Sen de onlar gibi PKK'ya para aktar!
PKK'lıları belediyeye doldur!
Devlet de bunu görsün, bak bakalım neler oluyor!
Diyarbakır, Van ve Mardin'in PKK'lı başkanlarının alınma sebebi terördür.
Terörün demokrasisi olmaz ki.
Hainler büyük bir tezgah peşindeydi.
Tespit edilince devlet ansızın tepelerine çöktü.
Planlarını bozdu.
Bunlar 'Gezi' türü eylemlerle iç karışıklık çıkaracak akabinde de PKK'lı belediyeler harekete geçecekti.
Devlet inlerini bastı, oyunlarını başlarına geçirdi.
PKK, belediyelere yerleşti.
İkinci 'hendek' olayları için son sürat çalışmaya başladılar.
Sahillerdeki belediyeler de buna dahil.
Yakında CHP'nin, DHKP-C kontenjanından gelen belediye başkanları da görevden alınırsa şaşmam!
FETÖ ile iş tutan CHP'li 34 başkanın da durumu onlardan farklı değil...
Antalya, Hatay'ın Arsuz gibi yerleşim yerlerindeki PKK/CHP belediyeleri sokakları karıştırmaya başlayacaklardı ki; devletin şaplağı suratlarında patladı!
***
Bakan Süleyman Soylu çok önemli şeyler açıkladı önceki akşam.
Eğer polis eski polis, jandarma eski jandarma olsaydı kim bilir kaç masum insanımızı canlı bombalar öldürecekti.
Ekrem'in meydan okuması korkudan!
Açıklamaları PKK'yı koruduğu gibi görünse de esasında kendisi içindi.
Anıtkabir ziyareti deftere İBB olarak imza atışı boş değildi.
Mazbata almadan yaptı bunları.
AK Parti sayımın tekrarını istemişti.
Oylar yeniden sayılsaydı Ekrem'in yerine bugün Binali Yıldırım oturacaktı...
O Anıtkabir'deki imza yalancı Ekrem'i 'mağdur' gösterip İstanbul'a başkan yaptı.
Bodrum Ekrem'in FETÖ'nün Belediyeler İmamı Erkan Karaaslan ile olan muhabbeti dillere destan...
Korkusu bundan yani!
Efelenerek ön almaya çalışıyor uyanık!
***
Kafama takılan bir başka şey de CHP'li belediyelerden çıkarılan işçiler konusudur!
Bu bana planlı bir iş gibi geliyor!
Bir işgal hareketi olabilir bu!
Kemal Kılıçdaroğlu seçim öncesi işçi çıkarmayacaklarına dair 'namusu' üzerine söz vermedi mi?
Ya Bolu Belediye Başkanı CHP'li Tanju Özcan!
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar...
Namus sözü verdikten sonra gariban işçileri sokağa döktüler.
Namus bu ha!
Şakaya gelmez!
Müdürleri anlarız!
Gelen kendi ekibini kurmak ister.
Normali budur...
Garibanla ne işleri olabilir?
Demek ki gizli bir şey var!
Belediyeleri işgal planı gibi!
Namus sözü vererek milleti kandır, oyunu al, işbaşına gelir gelmez de işçiyi sokağa dök.
Olacak iş mi yani?
Kılıçdaroğlu tv izlemiyor mu?
Verdiği sözleri duymuyor mu?
Sizce de bunda bir iş yok mu?
Binlerce insan sokağa neden atıldı?
Kaz Dağları için haykıranlar neredesiniz?
'Adalet' için yürüyenler ya siz!
Gariban işçilere adalet gerekmez mi?
CHP'li belediyeler işçi çıkarıyor...
Bankamatikçi yalanını bırakın!
Bu iş bu kadar basit değil.
İşçi çıkarmanın çok daha önemli bir sebebi olmalı...
"Çıkarmayacağız" diyerek milletin oyunu aldıktan sonra işçi çıkaranlar 'yalancı' damgasını yedi bi kere.
Bir daha milletin karşısına çıkabilirler mi?