CHP'li belediyelerde kıyım var!
Nerde işçi ve emekçi dostları.
Niye kayboldular?
İşbaşına gelene kadar mıydı sevginiz?
Gelir gelmez işçi kıyımına başladılar!
Şimdi anladınız mı ne olduklarını?
Yoksa hala uykuda mısınız?
Ramazan günü asgari ücretle çalışan binlerce gariban işlerinden çıkarılıyor.
Çoluk çocuğu aç bırakacaklar!
Lanet olsun emekçi sevginize!
Günahtır be!
Acayip bir öfke var adamlarda.
Ellerine fırsat geçince öfkelerine hakim olamıyorlar.
Adnan Menderes ve arkadaşlarını astıran da bu öfke idi.
Zihniyet zerre değişmedi, değişmez de!
Bu nefret onlardan olmayanları bir kaşık suda boğdurur.
CHP işçi çıkararak intikam alıyor!
Yerlerini Kandil'in göndereceği PKK'lılarla dolduracaklar!
Bunlarda deve kini vardır!
Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar 1750 işçiye bayramı zehir etmeye hazırlanıyor.
Binlerce işçinin işten çıkarılma yazısı İnsan Kaynakları ve Eğitim Daire Başkanlığı, Ulaşım A.Ş., Altın Koza A.Ş., Yeni İmar A.Ş., ÇUFAŞ A.Ş. ve BELDE TAŞ A.Ş.'ye gönderildi bile.
Hükümet olduklarını düşünsenize...
Milyonları sokağa dökerler vallahi
***
Adana'da yerel bir gazeteci kızı ve küçük torununun gözleri önünde vuruldu.
Gazeteci Hakan Denizli polise verdiği ifasinde CHP'li başkan ve meclis üyelerini suçladı.
'Muhalif olduğum için vuruldum' dedi.
Otomobilinde silahlı saldırıya uğrayan Egemen Gazetesi'nin sahibi polise verdiği ifadede twitter'da yaptığı bir paylaşım yüzünden CHP'lilerin kendisine husumet beslediğini söyledi.
Ve CHP'li belediye başkanı Zeydan Karalar'ı, Seyhan Belediyesi Meclis Üyesi CHP'li Mustafa Tunç ile Seyhan İmar A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Muhsin Yamanyılmaz'ı isim vererek suçladı.
Karalar'ın kurşunlanma olayından önce de vurulan gazeteciye küfür ve hakaret ettiğine dair bir ses kaydı da var.
***
Ankara Belediye Başkanı Mansur Yavaş, seçimden önce "Bizler kinle gelmiyoruz, bizler nefret dilini uzak tutacağız" demişti.
Ama nerdee..
Kindar herif basına verdiği iftar yemeğine, ne Sabah'ı, ne Kanal 7'yi, ne Akit'i, ne de Akşam'ı ve Yeni Şafak Gazetesi'ni davet etti.
Yemeğine kimsenin ihtiyacı yok.
Ama adamın zihniyeti önemli.
O da ötekileştiriyor.
CHP/HDPKK ve İP'in İstanbul Büyükşehir Adayı Ekrem İmamoğlu aynı kafadadır.
Ekrem efendi de sevgi ve hoşgörü maskesiyle yola çıktı.
Ama küçük bir eleştiriye bile tahammül edemedi!
İmamoğlu, kiraladığı araçların motor gücünü bile belediyedeki personelin tipine ve makamına göre belirledi.
Çok enteresan değil mi?
Kendi aracının 170 beygir, hizmet araçlarının ise 65 beygir gücünde olmasını istedi.
Çalışacak araçların gücünü az tuttu.
Başkan yardımcıları ile müdürlerine ise 110 beygir şartı koştu.
Bu bakış bile adamın kafa yapısını ortaya koyuyor.
Bu kafada ki biri başka neler yapmaz!
Hem bu adam değil miydi İstanbul belediyesini araç savurganlığı ile suçlayan!