Adı: Anadolu Halk ve Barış Platformu, 'Ahbap'ı yazarak arı kovanına çomak soktuk.
Darbe severleri zıplattık.
Darbeye giden yola taş koyduk ya; yemediğimiz hakaret kalmadı.
Ne kadar terbiyesiz, ne kadar ahlaksız, ne kadar tosun sever varsa bize küfretti.
Hepsinin kartvizitini gördük.
Kadınından erkeğine ne kadar ağzı lağıma bulaşmış çapulcu varsa saldırdı.
Kusasım geldi…
Benzer şeyi Haluk Levent'e de yaptılar.
Adam bu yüzden 'Ahbap Başkanlığı'nı bıraktı!
Ama sonra 'gitmiyorum ulen' dedi.
Hakaret edenler seviyesiz.
Hatta çukur!
Onlardan biri de, "Adam kendisini harbiden havalimanının sahibi sanıyor" diyerek Başkan Erdoğan'a hakaret eden o siyasi mevta.
Niye bu kadar kızdılar ki?
Demek ki bam tellerine dokunduk.
Sinsi sinsi gidiyorlardı.
Oyunlarını bozduk.
Ömerrizm rumuzlu bir yaratık beni 'beyinsizlikle' itham ederken; onlarca çocuğa burs verildiğini, hastaları ameliyat ettiklerini söyledi.
İyilik yapmak güzel de...
Siz kimsiniz kardeşim?
Robin Hood mu?
Hem bu değirmenin suyu nereden geliyor?
Bunu sorguladığım için mi itleri üstüme saldılar.
Kadının biri 'beyninin içinde b.k var' dedi…
Çıldırmış olmalılar.
Masum olsalar küfretmezlerdi.
***
Başkanları Haluk Levent;
"Yahu Ersin abi ikimiz de neredeyse aynı mahalle çocuğuyuz. Muhtemelen rahmetli babamı bilirsin" diyor nezaketini bozmadan…
Ama onlar…
Onlar nezaket yerine beyinlerinin iyilik(!) bölümünde bulunan necaseti kullandılar.
Elleri yüzleri pislik içinde.
Önce şu tespiti yapalım.
Gazetecilik "gösterileni" değil,
Gösterilmeyeni,
Hatta gizleneni,
Saklananı,
Örtüleni,
Karartılanı,
Gösterilmek ve duyurulmak istenmeyeni,
Perde arkasını,
İşin gerçeğini yazabilmek,
Birilerinin işine gelmeyeni ama milletin işine geleni yazmaktır.
"Kuklayı" değil, "kuklacıyı" göstermektir.
Yanlışı, göz göre göre "görmemek,"
Örterek, birilerine yaranmak,
İyi tarafları öne çıkararak göze girmek, bundan da dünyalık elde etmek,
Hatta geçim temin etmek,
İkbal sağlamak değildir gazetecilik!
Ben Ahbap'ın sosyal medya üzerinden 81 vilayet 900 küsur ilçede örgütlenmesine taktım.
Zülfüyâra dokundum galiba.
'Ahbap' görünürde iyilik yaparak yüreklere giriyor…
Önce sevgi ve iyilik şırınga ediyorlar,
Sonra bu sevgiyi kullanarak halkı galeyana getirecekler.
Olamaz mı yani?
ABD Hatay'daki sözde yardım kuruluşları aracılığıyla gönderdiği milyarlarca dolarla Afrin'i tünellerle donatmadı mı?
***
Kafasınıza göre yardım toplayamazsınız.
Hele de örgütlü olarak…
Bunu ancak valiliklerce izin verilen dernekler yapar.
2860 sayılı Kanun; yardım toplamaya yetkili kişi ve kuruluşları ve bunların hangi amaçla yardım toplayabileceklerini yardımın toplanmasına, kullanılmasına ve denetlenmesine ilişkin usul ve esasları düzenler.
Siz ne ayaksınız be!
Kocaeli'nde "Oğluna pantolon alamadığı için" intihar ettiği öne sürülen İsmail Devrim'le ilgili Haluk Levent'in 'Kaymakamlığa gitseydi, pantolon alınmıştı' mealindeki sözleri örgütü neden kızdırdı.
Kaymakamlığın ya da valliğin yardım yapmasına neden karşı çıktılar?
Demek ki mesele başka.
Haluk Levent, Anadolu'da bir eve gittiğini, 17 yaşındaki bir kızın taciz edilip bıçaklandığını ve kulak ameliyatı olacağını belirterek, "İl başkanım mı darbeci? Yoksa kızın annesi mi?" diye soruyor…
Taciz edilen ve bıçaklanan kızın başvuracağı adres sanırım Ahbap değil, savcılıktır.
Ayrıca ben temiz yüzlü Haluk Levent'in de kullanıldığını düşünüyorum.
Neyse.
Polisin ve savcıların vakit kaybetmeden Ahbap'ı incelemesi şart oldu artık.