ABD istediği için Savcı Özcan Şişman, Reyhanlı'da 53 insanımızı göz göre göre ölüme yolladı.
Aralarında bebeler ve kadınlar vardı.
53 masum insanımızın katili odur!
Vicdanı hiç sızlamadı alçağın!
Katliama bile bile göz yumdu.
Düşünsenize;
Bir ihbarcı Hatay'da büyük bir terör saldırısı olacağını söylüyor.
Teröristlerin ismini veriyor, yerlerini tarif ediyor ve diyor ki;
"Temir Dükancı isimli DHKP-C'li bir terörist Yayladağı'ndan giriş yapacak, Yusuf Nazik veya Nasır Eskiocak adındaki teröristler de onu karşılayacak, birlikte bombalı büyük bir eylem yapacaklar!"
(MİT'in Lazkiye'den paketleyip getirdiği Yusuf Nazik onlardan biriydi.)
Devam edelim…
Bombalama işinde kullanılmak üzere 2 kapalı kasa minibüs alındığını, araçlara Harbiye'de Mehmet Gümüşlü isimli kaportacıda gizli bölmeler yaptırıldığını da anlatıyor ihbarcı.
Buna rağmen savcı işlem yapmıyor!
Kaportacıya bir polis gönderse 53 can kurtulacak!
Ama adamın umurunda değil ki.
Onun kumpas gibi, MİT TIR'ları gibi daha önemli işleri var!
İhbarcı 25-30 kiloluk paketler içerisinde toplam bir ton C-3 patlayıcının Samandağ Meydan Köyü yakınlarına Balıkçı Cengiz isimli biri tarafından getirildiğini söylüyor.
Ve bombaların perşembe gecesi araçlara yükleneceğini, bomba yüklü araçların Nasır Eskiocak ve Yusuf Nazik refakatinde Ankara'ya götürüleceklerini de anlatıyor...
Savcıda tık yok arkadaş!
İhbarın gereğini yapsaydı bombalı araçlarla teröristler kıskıvrak yakalanacak, kimsenin burnu kanamayacaktı.
Ama istemedi.
Çünkü talimat büyük yerdendi.
***
Reyhanlı saldırısının emrini diktatör Esad'ın verdiğini bile anlattı herif.
Ama savcı duymadı ki.
Yusuf Nazik ve Nasır Eskiocak isimli teröristlere Lazkiye'de 5 milyon Suriye lirası ile bomba eğitimi verildiği de anlatıldı.
Bu önemli bilgiler alçak savcının bir kulağından girdi diğerinden çıktı.
Vicdanı olsaydı 53 can hayattaydı şimdi.
İhbarcı Lazkiye'den araçlara yüklenen bombaları bizzat görmüştü.
Bunu da söyledi.
Esad'ın katliamcısı Mihraç Ural, Reyhanlı saldırısını Hacı kod adlı biriyle birlikte planladı.
İş 'Suriye Mukavemeti'nindi… Bu örgüt Reyhanlı'dan birkaç gün önce, 'Banyas katliamını' gerçekleştirmiş 300'den fazla bebek ve kadını öldürmüştü...
Bu örgütle birlikte çalışan FETÖ'cü Savcı, Reyhanlı saldırısı ile ilgili ihbarı özellikle işleme koymadı.
FETÖ'den aldığı talimatı eksiksiz yerine getirdi ama.
O günlerde çekilen bir fotoğraf Esad, CHP ve FETÖ işbirliğini belgelemişti.
O fotoğraf savcının operasyona niye engel olduğunu açıklar gibiydi.
Fotoğrafta CHP Hatay Milletvekili Hasan Akgöl, Mevlut Dudu, İstanbul Milletvekili Şafak Pavey ile Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı ve Esad vardı.
Şam'daki Başkanlık sarayında çekilmişti o fotoğraf.
Bunca yaşananlara rağmen bazı CHP'lilerin Esad aşkı hâlâ sürüyor.
***
FETÖ, ABD'nin Türkiye'yi işgal için kurduğu bir terör örgütüdür… PKK bir yandan, FETÖ diğer yandan adım adım Türkiye'nin işgali için çalıştı.
Hâlâ durmuyorlar.
Arkalarında da ABD ve İsrail var.
ABD Gülen'i, Gülen de örgütünü paraya boğdu.
Örgüt mensupları vatanı parayla sattı.
Kazandıkça ihanet ettiler.
15 Temmuz'a giden yol FETÖ'cü iş adamlarına verilen paralarla ilmik ilmik örüldü.
CHP şimdi de FETÖ'nün talimatına uyarak PKK ile birlikte yerel seçimlerde işbirliği yaptı.
CHP, FETÖ'nün emrinden hiç çıkmadı!
Mahmut Tanal, FETÖ için az eylem yapmadı mesela.
Kılıçdaroğlu sözde 'Adalet' için İstanbul'a yürürken de yanında FETÖ vardı.
Şimdi de MİT'in operasyonlarını itibarsızlaştırmak istiyorlar… Çünkü nokta operasyonların kendilerine de dokunacağını biliyorlar.
Esad'la kanka olan CHP'lilerin, MİT'in Lazkiye'den paketleyip getirdiği Yusuf Nazik'in ötmesinden korktuğunu duydum.
Niye acaba?
