Evet'e sadece CHP, HDP, PKK, FETÖ karşı değil.
Almanya, Hollanda ve Avusturya da karşı…
'Hayır' kampanyasına ABD yönetiyor.
Adamlar 'evet' çıkmasın diye nasıl çırpınıyor bilseniz.
16 Nisan'da bunu düşünerek oy verin…
Referandumdan Alman'a ne?
Hollanda ve Avusturya'ya ne?
ABD'ye ne?
Neden 'hayır'a bu kadar omuz verdi alçaklar?
Hollanda haramiler gibi iki bakanımızın yolunu kesti…
Eşkıya gibiydiler.
Seyahat özgürlüklerini kısıtladılar.
Karayolu ile Rotterdam'a giden Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya'yı konsolosluğa sokmadılar.
Çıldırdılar.
Ne oldu da kadın bakanı arabada abluka altına aldılar.
Sonra da sınır dışı ettiler.
Başımıza muhalefet partisi kesildi şerefsizler.
Hani 'Demokrasi ve özgürlüklerde üzerimize yoktur' diyorlardı?
İfade ve basın özgürlüğünün yılmaz savunucusu olarak bize ders veriyorlardı?
Niye birden hayvanlaştılar?
Hani insanlık Batı'daydı?
Ne oldi?

***

Tam eşkıyaymış bunlar.
Hollanda köpekleri bakanlarını karşılamaya giden vatandaşlarımızı ısırdı.
İnsanımızı copladılar.
Orantısız güç kullandılar.
Diplomatik dokunulmazlığı olan bir bakana karşı hayvanlaşabildiler.
Türk gazetecilerin kameralarını kırdılar.
Yüreğim acıdı vallahi.
CHP, PKK, FETÖ, HDP gibi 'hayır' için çalıştılar.
Hollanda hükümetinin kararının ters tepki yapacağını gören CHP, yurt dışı programlarını hemen iptal etti.
Ama numaradan…
Kılıçdaroğlu Adana'da Almanya ve Hollanda ile ilişkilerin kesilmesini önerdi.
Ama bir yandan da CHP ve FETÖ'nün sosyal medya propagandistlerini devreye soktu.
WhatsApp'taki 'CHP'li doktorlar grubu' bakın olayı nasıl çarpıtmaya kalktı.
"Türk haberlerini izleyerek doğru bilgi alamazsınız.
Ben özet geçeyim neler oldu bugün:
Hollanda bakanlara dedi ki:
'Gelin ama bizim burada bu hafta kendi seçimimiz var, haftaya seçim bitsin öyle gelin yani hafta sonu gelin' dediler.
Ama Türk hükümeti inat etti, 'Biz bu hafta geleceğiz' dedi.
Türk hükümeti Hollanda'yı tehdit etti.
Tehdit edince de Hollanda hükümeti, 'Sen kimi tehdit ediyorsun lan' deyip bakanın uçağına iniş izni vermedi.
Rotterdam Valisi, Türk Konsolosluğuna 'Başka kimse bekliyor musunuz?' diye sordu, fakat Türk Konsolosluğu 'Hayır beklemiyoruz, program yok' dedi.
Yani yalan konuştu.
Bunun üzerine Erdoğancılar Almanya'daki diğer bakanı araba ile sınırdan içeri soktu.
Türk konsolosluğu Hollanda hükümetini şaşırtmak için bütün güvenlik görevlilerini farklı yönlerdeki araçlara yönlendirdi.
Ama Hollanda polisi yemedi bunu;
'Kardeşim ne yapmaya çalıştığınızın farkındayız' diye kadını nöbette bekletti.
Durum budur.
Türk haberlerini izlerseniz Hollanda faşistmiş, nasıl izin vermezmiş, uluslararası kanunlara aykırı imiş.
Kimse Hollanda'ya bok atmasın. Olay tamamen Erdoğan ve hükümetin çirkefliği ve çirkinliğidir…
Bakanın bekletilmesi ve konsolosluğa alınmaması tamamen bu oyunlar sebebiyledir."
Gördünüz mü yalanı…
Şerefsiz troller Hollanda'ya akladı, Erdoğan'ı suçladı.

***

Oysa millet her şeyi gördü.
Yaşananlar sağduyu sahibi CHP'lileri bile isyan ettirdi…
Kimi kandıracaklar?
Puştlara bak.
İçteki muhalifler de Hollanda polisinin Türkleri coplamasına acayip sevindi.
Türk bakanlara konulan yasağı elleri kızarıncaya kadar alkışladılar.
Türk halkı kadın bakanının uğradığı muameleye üzülürken, bunlar sevinçten havalara uçtu.
Almanya'ya kaçan, orada el üstünde tutulan Alman köpeği Can'cık da bayıldı olanlara.
Sözcü yine yanıltmadı.
Yılmaz Özdil isimli küfürbaz, "Maşallah dediğimiz üç gün yaşıyor birader, naapsalardı yani!" diyerek dalgasını geçti.
Neyse.
15 Temmuz darbesini ABD, Avrupa ile birlikte yaptı.
Amaçları Reis'i öldürmek, Türkiye'yi işgal etmekti.
Püskürtüldüler.
Bunu hazmedemiyorlar.
Referandumda da yeniden denemek istiyorlar.
Avrupa'nın 'hayır'a çalışmasının sebebi budur.
CHP de baştan beri ikili oynuyor.

***

ÖZLÜ SÖZ

Sıkıntılar kanattır uçmasını bilene!
Prof. Dr. Necdet Ünüvar