Ne demişti Süleyman Soylu: "Benim bildiklerimi bilseniz 2 saat uyumazsınız."
Vallahi doğru…
Bildiklerimiz devede tüy bile değilken uykularımız kaçıyor.
Ya onun bildiklerini bilsek...
Olaya bak…
ABD'nin Adana Konsolosluğu tercümanı da PKK'lı çıktı.
"İçimizdeki Truva atı: İncirlik…" başlıklı yazımda Konsolos Linda Stuart Specht'e dikkat çekmiş, göreve başlar başlamaz bölgedeki HDP'li belediyeleri ziyaretini garipsemiş, "Hayırdır?" demiştim.
O gün yazdıklarım konsolos hanımın ve büyükelçinin kimyasını bozmuştu.
Sonradan öğrendim kadının yazılarım yüzünden kendini şaraba vurduğunu.
Büyükelçi Bass da beni tehdit etmişti.
Ne kadar haklı olduğum şimdi ortaya çıktı.
Konsolos hanımın MHP'li ve CHP'li belediyeleri değil de HDP'li belediyeleri ziyaret etmesinin sebebi varmış meğer.
Demek ki 'hendekler' böyle ortaya çıkmış.
Konsolos Specht, PYD ile çalıştıklarını Türkiye'nin de Suriye'den çekilmesi gerektiğini söyleyecek kadar ileri gitmişti.
ABD Adana Konsolosu yanındaki tercüman aracılığıyla hem FETÖ hem de PKK ile irtibat sağlıyormuş.
İşte o tercüman önceki gün gözaltına alındı.
Bakan Soylu çok haklı çok…

***

Aslında Osman Ak'ın Adana Emniyet Müdürü olmasından sonra sürprizler gelmeye başladı.
Girilemeyen mahallelere girildi mesela.
'Halo Dayı' lakaplı PKK'lı it yakalandı.
Adana Valiliğinde bomba patlatan şerefsizlerin kimi yakalandı kimi de tespit edildi.
Terör örgütünün uyuşturucu sevkiyatına da Osman Ak darbe vurdu.
PKK'lı konsolosluk tercümanı yakalandı.
Adamın evinden 1 dolarlık banknotlar bile çıktı.
Ne manaya geldiğini biliyorsunuz.
Ama asıl kriptonun nasıl yakalandığı.
Murat Karayılan'ın sağ kolu 'Behzat' kod adlı terörist öldürülünce polis başka bir teröristi dinlemeye aldı.
O PKK'lı ABD Adana Konsolosluk elemanıyla sık sık görüşüyormuş meğer.
Demek ki PKK onun aracılığıyla ABD'den talimat alıyordu.
Uluçay'ın, PKK ve FETÖ lehine provokatif eylemler yapılması emrini vermesi üzerine polis harekete geçti.

***

PKK'ya kalkan olan CHP milletvekilleri sonunda Bakan Soylu'nun sabrını taşırdı.
Karayılan'ın sağ kolunun yakalandığı Koruköy'de kıstırılan PKK'lıları kurtarmak için CHP'liler devreye girmişti çünkü.
Sezgin Tanrıkulu, Nusaybin'deki operasyonları insan hakları ihlali saymıştı.
Oysa PKK Kuruköy'den Antalya'ya, Manisa'ya, İzmir'e ve İstanbul'a bomba gönderip insanımızı öldürüyordu.
Onlarca insan bu bombalarla şehit oldu.
CHP'li Tanrıkulu PKK'nın bombalarıyla ölen insanlara üzülmüyor aksine teröristleri kurtarmaya çalışıyordu.
CHP'li vekil PKK'nın hamisi miydi?
Soylu isyanda haksız mı şimdi?
"Milletin evlatlarına ne olduğunu sormuyorsun ama 'PKK terör örgütüne ne oldu?'' diye soruyorsun.
Kimsiniz siz?
Siyaset yapacaksanız, edeplice yapın."
Vallahi haklı.
Kemal Kılıçdaroğlu'na da, "Adamlarını bir araya topla, terör örgütünün propagandasını yapmasınlar" demesi hikaye değil yani.
Soylu'nun isyanı KK'nın umurunda mıydı?
Hiç sanmam.
KK, ABD ve FETÖ'yü daha çok dinler.
Adamları da öyle…
İnanmayan Sezgin Tanrıkulu'na veya Mahmut Tanal'a baksın.
Biri PKK'ya hasta, Diğeri de FETÖ'ye…
Kılıçdaroğlu ise her ikisine…