ABD'nin kokmuş çamaşırları Wikileaks belgeleri sayesinde ortaya saçıldı.
O kirli çamaşırlar arasında Kemal Kılıçdaroğlu'nun da adı geçiyor.
Wikileaks belgelerine göre Deniz Baykal'a kurulan kumpası ABD planladı.
Baykal'ın yatak odasını dikizleme görevini de röntgenci Fetullah Gülen'e verdi.
Bunu Baykal da biliyor ama nedense sesini çıkaramıyor.
ABD Kılıçdaroğlu üzerinden Türkiye'ye ayar çekmeye 2008'de karar vermiş.
Kumpaslar o tarihten sonra hızlanmış.
İnanmayan Wikileaks belgelerine baksın.
Kılıçdaroğlu'nun gayri milli çıkışları, yine ABD ve Avrupa'dan yana söylemleri bu yüzden yani.
***
FETÖ'nün seçimlerde milyonlarca dolar bağışladığı Hillary Clinton, Dışişleri Bakanlığı öncesi Kılıçdaroğlu hakkında detaylı bilgi almıştı.
Ne yapabilir?
Soyu sopu nedir?
Ne kadar millidir?
Ağzı laf yapar mı?
Söz dinler mi?
Bunun gibi yığınla sorunun cevabı sunuldu Hillary'e.
Uyumlu biri olduğu anlatıldı.
Ondan sonra düşünce kuruluşlarının raporlarında Kılıçdaroğlu'nun 'kullanılabilecek bir alternatif' olduğu ve bağlantı kurulması gerektiği yazıldı.
Silkroad Enstitüsü, Baykal'ın istifasından sonra yerine Kılıçdaroğlu'nun geçeceğini yazdı.
İnce bir plan yapıldı.
Ve Baykal gönderildi.
ABD'nin eski Ankara Büyükelçisi Ross Wilson da CIA ve Savunma Bakanlığı'na gönderdiği 'gizli' ibareli belgede, "Baykal'dan kurtulup yerine marjinal birinin yerleştirilmesi AK Parti'ye karşı çok etkili bir silah olabilir" dendi.
***
ABD, CHP'yi KK'ya teslim etmeyi ta o zaman kafasına koydu yani.
O niyet gizli raporlara böyle girdi.
Svante E.Cornell ve Halil Magnus Karavelli tarafından hazırlanan raporda şok edici başka ifadeler de var.
Adamlar '2023 yılında Türkiye' başlıklı bölümde Baykal'a kurulacak tuzağının detaylarına yer verdi.
ABD
Erdoğan'ı indirmek için de plan üstüne plan yaptı…
20 Şubat 2009 tarihli, ABD İstanbul Başkonsolosluğu'nun CIA ve Beyaz Saray'a gönderdiği 'gizli' ibareli raporda Kılıçdaroğlu'nun ABD'ye verdiği sözler var.
Kısacası ABD Türkiye'yi ele geçirmek için umudunu CE HA PE ve onun başına getirdiği adama bağladı.
Reis'i yemek için çabaladılar.
Onlardan biri Gezi kalkışmasıdır.
Kalkışmanın yaşandığı günlerde CIA, CHP'nin üst yönetiminden bir isimle görüştü ve "Hazır olun iktidarı CHP'ye teslim edeceğiz" dedi.
Ama olmadı.
17-25 Aralık da ABD'nin işiydi.
15 Temmuz da.
Kılıçdaroğlu o gece Atatürk Havalimanı'nda darbeci generallerle yarım saat gizlice görüştü.
Ne konuştular?
Sonra sıvışarak eve gitti.
Evde Erdoğan'ın öldürülmesini bekledi…
Neyseki herkes avucunu yaladı.
Bu millet ne ABD'ye ne de Kılıçdaroğlu'na böyle bir fırsat verdi…
Referandumda da aynı şey olacak.
Hiç merak etmeyin.
